MURAT GÖKÇEN

Önce Beslenme Sonra Eğitim
 
Bir anne düşünelim ki, hamilelik dönemi yaşıyor, ama yetersiz ve dengesiz besleniyor. Bu durumda, bebek de yetersiz ve dengesiz beslenerek büyümeye ve gelişmeye çalışıyor.

Üstelik hamilelikte yedinci ayına gelmiş bir annenin artık beslenmede hata yapmaması gerekir. Çünkü, yedinci aydan itibaren bebeğin beyin gelişimi hız kazanır. Bebeğin beyin gelişiminin yüksek olabilmesi için annenin beyin gelişimine yardımcı olacak besinleri tüketmesi gerekir. Örneğin DHA dediğimiz Dokosa Heksaenoik Asit, çinko gibi besin öğeleri içeriğinde bulunduran balık, bezelye vb. gibi besinleri sıkça alması gerekir. Eğer anne özellikle bu dönemlerde yetersiz ve dengesiz beslenirse bebeğin beyin gelişimi maalesef üst düzeye ulaşamaz. Konu hamilelik dönemiyle de kapanmıyor.

Bebek doğduktan sonra bebeğin de yeterli ve dengeli beslenmesi gerekir. Bebeğin özellikle 6 yaşına kadar beyin gelişimi devam etmektedir. Eğer anne sütünü veremiyorsa ve de yalnızca nişasta, pirinç unu gibi ürünlerle mama yapıp besliyorsa, çocuğun gelecekteki şansını çok azaltıyor demektir. Çünkü, pirinç unu ve nişastada beyin gelişimine yardımcı olacak besin ögeleri yok denecek kadar azdır.

Anne kötü beslendi, doğum oldu çocuk kötü beslendi peki ne olacak?Bence bebek hayata birkaç puan geriden başlayacaktır. Ne kadar eğitirseniz eğitin, bu fark pek fazla kapanmayacaktır. Bu çocuk bir de çok kaliteli eğitim alamazsa nasıl olacakta Avrupa Birliği standardında yetişmiş çocuklarla baş edebilecek, gereğinde onların başında yönetici olabilecektir.

Yoksa hep yönetilen olarak mı kalacaktır?

Bir de şöyle bir anne düşünelim. Anne fevkalade doğru besleniyor. Özellikle de hamileliğin son 3 ayında beyin gelişimini kuvvetlendirecek besinlere ağırlık veriyor. Doğumdan sonra anne sütü olmasa bile karışımları mükemmel olan mamalarla besliyor. 6 yaşına kadar da yeterli ve dengeli beslemeye devam ediyor. İşte bu çocuğun beyin hacmi olabilecek en iyi seviyeye gelecektir. Şimdi yükleyin bilgiyi, verin eğitimi bakın çocuğunuz ne kadar zeki, akıllı ve üstün yeteneklere sahip bir insan oluyor. Böyle bir genç nüfusla ülkemiz bir anda müthiş bir sıçrama yapmaz mı?

Bu nedenle beslenmeye her şeyden fazla önem vermeliyiz. Şunu da asla unutmamak gerekir. Yeterli ve dengeli beslenmek asla pahalı bir olay değildir. Yeter ki ne yiyeceğimizi bilelim. Market veya manavlar yerine, alışverişimizi hal, pazar gibi yerlerden de yapabiliriz. Böylece yiyecekleri ucuza mal etmiş oluruz. Sebze ve meyve dışında kalan balık tüketiminde ise kalkan balığıyla da beslenebilirsiniz, çok daha ucuz olan hamsi, istavrit, mezgit gibi balıklarla da beslenebilirsiniz. İçeriklerindeki, zeka gelişimini etkileyecek DHA dediğimiz Dokosa Heksaenoik Asit neredeyse aynıdır.

Burada sorun mamaların pahalı olmasında. Durum böyle olunca iş devletimize ve sanayicimize düşüyor. Mamalardan KDV’nin kaldırılması, kar oranının aşağı çekilmesi ve de geniş kitlelere ulaştırılması gerekir. Yeterli ve dengeli beslenmeyi öğrenmek ise, artık ülkemizde yetişen ve neredeyse her hastanede bulunan diyetisyen ile görüşmekten geçiyor. Bunun içinde herhangi bir hastanenin Diyet Polikliniğine müracaat etmeniz yeterli olacaktır.

Haydi dostlar hep birlikte el ele verelim ülkemizin geleceğini mükemmel kılalım.