| SİYASİ VİZYON | Ural AKÜZÜM |
| ARI Hareketi Başkanı |
|
Globezite : Artan rekabet ile çalışma sürelerinin artması sonucu hızlanan yaşam tarzının bireylerifast-food sektörüne sürüklemesi sonucu dünya çapında başta obezite olarak sağlık sorunlarının baş göstereceği tahmin edilmektedir.
Glokalizasyon : ( Global + Yerel ) Küresel markalar tüketiciyi çekmek için ürünlerine yerel kimlikler katma yolunu seçeceklerdir. Mc Donalds ‘ın her ülkeye özgü hazırladığı Mc Sandviçler bunun en başarılı örneği olmuştur.
Yaşın belirsizliği : Kuşaklar arası zamanın genişlediği bir çağda yaşamaktayız. Evlilik, çocuk doğurma gibi yaşlar artık geçmiş yıllara göre yükselmiştir. Küresel profil giderek yaşlanmaktadır.
Girişimcilik ve kimlikte kadın ön planda: Kadınların perspektiflerinin değişmesi siyasal, ekonomik ve toplumsal alanda derin etki yapacaktır. Alfa Anneler denilen kavramlar ortaya çıkmıştır.
Sadeleşme : Derinin rengi , ırk ve kimlik önemsiz hale geliyor. Sınırlar aşılıyor.
Ben A.Ş. : Bireysel olarak markalaşma ön plana çıkarken aynı zamanda markalara sadakat ortadan kalkıyor. Marka Fahişeleri denen ve her markanın cazip fırsatlarından yararlan tüketiciler doğmaktadır. Bilinçli tüketiciler bilginin çok çabuk elde edilmesi ve inovasyon ile en karlı seçimi yapma olanağına kavuşuyorlar.
Homeoffice : Kablolu dünya bireylerin ofise gitmeden çalışabilmelerine olanak sağlayarakevin önemini arttıracak , işyerleri eve taşınacaktır. Buna paralel olarak yeni dünyada ev fiyatlarının tavan yapacağı düşünülmektedir.
Çevre ve ekolojiye bakış değişecek:Doğal kaynakların azalması ve iklim değişikliği gibi sorunlar karşısında bazı şeylerin fiyatının olmadığının anlaşılması bireyleri çevre konusunda duyarlı olmaya itecek. Yenilenebilir enerji sektörü gelişecektir, yeşil binalar tercih edilecektir.
Dinsel inanışa dönüş : 11 Eylül olayları sonucu oluşan ortam ve Amerikan halkının düşünce yapısının bir sonucu olarak ‹slam terörle bağdaşlaştırılmıştır. ‹slam’a karşı bazı gruplarca savaş açılması ‹slam dünyasının tepkisini doğurmuştur. Tüm bu gelişmeler insanların mensubu oldukları dine daha sıkı sıkıya sarılmasını sağlamıştır. Spirituallity kavramı (ruhanilik, dinsellik, manevilik ) tüm kitaplara girmiş durumdadır. Yeni dünyada da medeniyetler savaşı gibi sayısız çatışmanın yaşanması beklenmektedir.
Yeni idoller : Yeni dünyada risklere, çatışmalara ve toplumsal damgalamaya göğüs gerebilecek yönetim sorumluluğuna sahip dürüstlük kahramanları yeni idoller olacaktır. Topluma ve insanlığa kayıtsız liderler ortadan silinecektir.
Çindistan : Küresel güçler yeni dünyada yavaş yavaş yer değiştirmeye başlıyor. Çin ve Hindistan güçlenen ekonomileri ve pazar arayışları ile uluslararası ekonomi politika ve kültürü sarsmaya başlıyor. Bu süreçte Brezilya, Rusya ve Türkiye gibi ülkeler de yüksek potansiyelleri ile küresel güçlerin seyrini değiştirebilecek ülkeler arasında yer alma niteliğine sahip görülüyorlar. Avrupa Birliği ülkelerinde bir durgunluk yaşanması beklenirken bu durgunluğun ABD gibi dinamizm ve rekabeti yerine getirmek için göçmenleri kabul ederekaşılabileceği düşünülmektedir.
İslam Fundamentalizminin yükselişi : Globalleşmenin sınırları ortadan kaldırması, tüm kültürlerin temasa geçmesini kolaylaştırmakla beraber kültürel çatışmaları da arttırmıştır.‹slamcı radikaller de özellikle Batı ülkeleri için endişe teşkil etmektedir.
Dünya nüfusu : Nüfus artışının devlet eliyle kontrol altına alınacağı ve yedi ile sekiz milyar arasında tutulacağı düşünülse de yaygın kanı nüfusun ve kaynak tüketiminin her geçen sene artacağı yönündedir.
Medya sektörü : Dünya çapında dergi ve gazetelerin kapanması ile başlayan sürecin yayıncılık sektörünün online medya ve google ile rekabet edemeyerek, iflası ile sonuçlanacağı beklenmektedir.
Sağlık : Sağlık alanında da endişeler baş göstermektedir. Yapılan çalışmalar 2020 yılında gıda sektöründeki güvensizlikler ve çocuklardaki beslenme bozukluklarının giderek yaygınlaşacağını ve birçok insanın açlık ve onun sonuçlarından dolayı mağdur durumda olacağını göstermektedir.
ABD’nin Akıllı Güç söylemi :Bush yönetimi sonrası ABD’ nin kaybettiği prestiji geri kazandırmak amacında olan Obama yönetimi yeni bir söylem geliştirmiştir. Bu söylem güçlü bir askeri yapının yanında ABD’ nin girişimlerini meşrulaştırmak ve nüfuzunu yaymak için ortaklıklara, ittifaklara ve kurumlara büyük yatırımlar yapmayı planlayan bir yaklaşımdır. ABD’nin bu söylem değişikliği Türkiye‘ ye önümüzdeki süreçte dış politikada Batı ittifakından ayrılarak yeni ve büyük bir eksen değişikliğine gitmek için dünya siyasi ortamını elverişli hale getirmiştir . Çünkü ABD’nin tek küresel güç olma niteliği kalmamıştır. ABD bir yandan 2002 yılından bu yana sürdürdüğü dünya patronluğuna karşı tepkilerle uğraşırken, bir yandan da ekonomik enkazın altından kalkmaya çalışmaktadır.
Enerji terminal ülkesi Türkiye : Azalan petrol kaynaklarına alternatif olacak enerji kaynakları bulunamaması halinde Basra Körfezi ve Hazar havzası en çok kullanılan enerji kaynağı olma özelliğini devam ettireceklerdir. Özellikle doğalgazın Avrupa’ya ulaşım yolu üzerindeki Türkiye; BTC, fiahdeniz gibi boru hatları ve tasarı halindeki projelerin hayata geçmesi ile önemli bir enerji terminal ülkesi haline gelecektir.
Hazırlanmamız gereken yeni dünya için önce 2020 yılında dünyanın nasıl olacağına ilişkin öngörüyü ortaya koymalıyız. 2020 yılında bizi küreselleşmenin tam anlamıyla tüm dünyada ilerlediği, tüketimin hızlandığı, yerel farklılıkların daha ön plana çıktığı, bireyselleşmenin ve bireyin öneminin arttığı, dinsel çatışmaların ve dinlere dönüşün yoğunlaştığı ve dünyada katılımın, ülkenin yönetiminden şirketlerin yönetimine kadar toplumun her alanına yayıldığı bir dünya bekliyor. Ekonomik etki alanını büyütemeyenlerin yok olacağı bir sistemde çok yönlü çalışmalar yapılmalı, kültürel ve yapısal olarak yakın olduğumuz pazarlarda yer açmalıyız. Yeni pazarlara ulaşmak bir devlet politikası haline getirilmelidir. fiirket birleşmelerinin önündeki engeller kaldırılmalıdır. Paylaşım ve işbirliği hayati önem taşıyacaktır ve bu politikayı gütmeyen şirketler varlığını sürdüremeyecektir. Yapılması gereken en önemli şeylerden biri de geleceğin sektörleri olarak kabul edilen sektörlerdeki önde gelen uzmanlardan bir bölümünü senede en az altı ay ülkemizde yaşamaya ve çalışmaya teşvik edecek çalışmalar yürütmektir. Başarıya ulaşılırsa ortaya çıkacak bilgi çemberi ülkemize teknoloji ve yeni endüstrilerde yarar getirecektir.