Mehmet Murat BEKDİK
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
El yakacak kadar sıcak para
 
Bu sayıda Newsweek Türkiye’nin 5 Aralık 2010 tarihli sayısında, Arkus Investment’in kurucu ortağı Tasker’in ilginç bulacağınızı umduğum bir makalesini siz değerli okuyucularımızın dikkatlerine sunmak istedim.

Gelişmekte olan piyasalar acil durum hallerinde geliştirilemeyecek piyasalar olarak bilinirdi. Tarih, ‹ngiltere Merkez Bankası'nı neredeyse çöküşün eşiğine getiren 1890'daki Arjantin iflasından 1990'lardaki Asya krizine kadar genç ve hızlı büyüyen ülkelerdeki mali çöküntü örnekleriyle dolu.

Aslında gelişme yolunda en azından bir tane yıkıcı yükseliş-çöküş döngüsü yaşamamış bir gelişmekte olan ekonomiden söz etmek çok zor. ABD de dahil. 19. yüzyıldaki muhteşem büyüme hikâyesinin (Amerikan demiryolları endüstrisi) müşterileri Britanyalı yatırımcılar, süreci iflasa giden zararlarla kapatmıştı.

Ama bu sefer farklı. Gerçekten farklı. Çünkü Batılı mali kurumlar da böyle söyleyip duruyor. Yatırımlarımızı çok geniş bir yelpazede gelişmekte olan ülkeler tarafından çıkarılan (ve Batılı kurumlarca güvence altına alınan, dağıtılan ve satın alınan) hisse ve tahvillere akıtmamız için hep bir ağızdan konuşuyorlar.

Şimdilik yatırımcılar bu senaryoya uyuyorlar. Bu yılın ilk dokuz ayında gelişmekte olan ülkelerin tahvillerinden oluşan yatırım fonlarına para girişleri geçen yılın toplam miktarının dört katı. Hisse senetlerine yatırım yapan fonlar gelişmekte olan piyasalara 50 milyar dolar akıttı; ABD, Japonya ve Avrupa gibi gelişmiş bölgelerden de 80 milyar dolar çıkışa sebep oldu. Bu değişim gözlerinizi ovuşturmak için yeterli. Asya'nın önde gelen broker ve yatırım gruplarından CLSA, sadece Çin'e bu çeyrekte gerçekleşecek sıcak para akışının 1 trilyon doları aşacağı tahmininde bulundu. Çin'in şimdilerde gayrimenkul balonunu Avustralya ve kumar gelirleri tavan yapan Çin Özel Yönetim Bölgesi Makao gibi uzak bölgelere ihraç etmesine şaşmamalı.

Gelişmekte olana ve egzotik olan her şeye duyulan bu açlık üzerine Meksika hükümeti sadece yüzde 6 faiz oranıyla 100 senelik bono çıkardı. Eğer 100 seneye tahammül edemem derseniz zamanda yolculuk etme fikrinizi hayata geçirmek isteyebilirsiniz. Son zamanlarda daimi bonoları geliştiren firmalar arasında yer alan Brezilyalı ve Hong Konglu emlâk planlamacıları bu sayede paranızı ebediyen onlara borç verme imkânı sağlıyor.

Bu av partisini tetikleyen, ABD'deki parasal genişlemenin bir başka safhasıydı. Daha fazla para basma beklentisi doların değerini düşürdü ve küresel mali sistemin ortasında bir likidite yarışı, hatta tsunamisi yarattı. ABD Merkez Bankası'nı eleştirenler parasal genişlemenin tamamen başarılı olamayacağı ya da çok iyi çalışarak hiperenflasyon yaratacağını söylüyordu. Bu görüşlerin bir kısmı makul olsa bile parasal genişleme ustaca bir jeopolitik manevra olabilirdi. Onlar ekonomik sistemlerini veya risk felaketlerini tekrar şekillendirirken Çin ve diğer yükselen güçlerin büyüme stratejilerini tam kalbinden vuruyor.

Asya gelişim modelini takip eden ülkeler düşük kur politikaları ve anormal ölçülerde düşük faiz oranlarına bel bağlamış durumda. Hane halkı ve tüketim harcamalarında ihracat ve sermaye yatırımlarına öncelik vererek, ışık hızıyla sanayileştiler. Ticari ortakların küresel yeni denge bahaneleriyle bir yere varamayız. Bu ülkelerdeki politika elitleri kazanç kapılarını, risk istikrarsızlığını ve belki de kendi meşruiyetlerini bırakmak için bir neden görmüyor. Bunun sonucunda G20 ve diğer toplantılarda açmaz ve kuyruk acısı yaşandı. En son parasal genişleme işi aşırı derecede ciddiye bindirdi: Büyüyen ekonomilere bu ölçekte likiditeyi boşaltmak ateşe benzin dökmekten farksız. Sonuç: Daha büyük varlık balonu veya enflasyon olabilir; ya da her ikisi birden.

Böyle bir tehdide verilecek cevap para politikasında sıkı bir kemer sıkma olmalıydı. Fakat bu, kurların değerlenmesine veya Çin örneğindeki gibi büyük bir revalüasyon gerekliliğine yol açacaktır. ‹hracattaki rekabet gücü kaybedilecek, sabit kıymet fiyatları dibe vuracak, iç büyümenin yeni kaynakları akıp gidecektir. Bunlar zor problemler olduğu için devletler kaçınmayı tercih etti. Şimdiyse alternatifler daha kötü olabilir. Büyük varlık balonları ciddi zarar verebilir. "Lale çılgınlığı"na kadar Hollanda 17'inci yüzyılın süper gücü durumundaydı. Japonya hâlâ 1980'lerde yaşadığı çöküşün izlerini silmeye çalışıyor. ABD'nin 1930'larda yaşadığı rahatsızlıktan kurtulabilmesi için üzerinden dünya savaşı geçmesi gerekti. Çin'in savaş sonrası tecrübesinin kanıtladığı gibi, enflasyon da eşit ölçüde yıkıcıdır.

Parasal genişleme, Asya kalkınma modelinin içsel çelişkilerini ortaya çıkarıyor ve başarılarını buna endeksleyen ülkelerde hayatı daha da zorlaştırıyor. Finansal balonlar hayatı yatırımcılar için de tatsız hale getiriyor. Piyasanın dışındaysan bütün bir yol boyunca reddetmenin acısını çekeceksin. ‹çindeysen, yol boyunca daha kötü işkencelere maruz kalacaksın.

  Who are we?
  Uneducated youth in a world that gets smaller
  A glossary for understanding the new global crisis
  Towards the end of oil
  Did U.S.A. come to the end?
  Our urban future
  Globalization and employment
  TOWARDS CREATING A BETTER WORLD
  Football and Globalization
  TOWARDS NEW BALANCE IN THE WORLD POPULATION
  TOWARDS A NEW WORLD ORDER BEYOND ENVIRONMENTAL SENSITIVENESS
  CRACKING THE FOUNDATIONS OF POVERTY
  WHO WILL BE THE MASTERS OF THE WORLD ECONOMY IN THE NEXT TWENTY YEARS?
  HOW PREPARED ARE WE FOR THE WATER CENTURY?
  SHALL THE BIOFUEL SUPERSEDE THE OIL WITHIN THE NEXT TWENTY YEARS?
  THE WORLD IS FLAT
  TOWARDS A MORE HUMAN GLOBALIZATION
  IN THE NEW WORLD ORDER, POLITICIANS SHOULD HAVE THE COURAGE TO INCLUDE ECOLOGICAL STRUCTURING WITHIN LEGAL AND FINANCIAL FRAMEWORKS
  THE BIGGEST SHAME OF THE HUMANITY: STARVATION AND POVERTY THROUGH 2006
  October 3 = Dialogue Of Cultures and Civilisations
  21ST CENTURY = THE CENTURY OF BIOLOGY
  In The 21st Century, The Fate Of Humanity Will To A Great Degree Be Determined By The Developments In China And India
  THE EU NORMS, OR THE NORMS
OF BEING HUMAN?
  “KNOWING THAT YOU HAVE ENOUGH THINGS MEANS THAT YOU ARE RICH”
Lao Tzu