GÖZDEM GÜRBÜZATİK BEBEKOĞLU
Türkiye’de Şarap Konusunda Yapılacak Çok Şey Var
	Lisans ODTÜ İşletme bölümünden mezun olan Gözdem GÜRBÜZATİK BEBEKOĞLU, yüksek lisansını İngiltere’de (MBA) Pazarlama üstüne yaptı. Çalışma hayatının bir bölümünden sonra akademik bir dönem geçiren BEBEKOĞLU, Sabancı Üniversitesi’nde Yönetim Bilimleri bölümünde Örgüt Teorisi ve Strateji üzerine doktora programına devam etti. 1994’den bu yana pazarlama dünyasının içinde. (Doğuş Otomotiv –Volkswagen, BP-Castrol) Çeşitli şirketlerde pazarlama bölümünde çalıştıktan sonra 2004’de Mey’e katıldı. Halen Mey’de Şarap, likör, bira, brendi, vermut ve viski kategorilerinden sorumlu Pazarlama Müdürü olarak görev yapıyor.
Mey şarap kategorisini Türk şarapçılığında yeni dönem sloganı ile yeniledi. Kayra markası ile şarap kategorisini tamamen yeniden yapılandırdı. Bu yenilenmeyi yaşarken ve yeni ürünler hazırlanırken kriterler nelerdi? Mey’in yapısı içinde şarabın ve şarap alt yapısının özel bir yeri var. Kuruluş aşamasında yeniden yapılandırma projeleri içinde şarap kategori olarak değerlendirildi ve burada alt yapısal olarak elimizdeki varolan değerler ve şarap konusundaki vizyonumuz biraraya getirildi. Kategori olarak şarabın adı Kayra oldu. Burada Anadolu’nun şaraplık üzüm olan yerlerinde fabrikalarımızın olması, bu ülkenin gerek yerli üzüm çeşitlerinin değerlendirilmesi ve gerekse yabancı ve soylu şarap üzümleri yetiştirmek konusundaki potansiyeli önemli rol oynadı. Bunun dışında binlerce yıl önce ilk şarabın üretildiği bu toprakların yıllar sonra yeniden kalite konusunda kendini sürekli geliştiren ve dünya pazarında kendini gösteren bir konuma gelebileceğini de öngörerek yola çıktık. Dolayısıyla kendimize hem yurt içinde hem de yurtdışına yönelik misyonlar yükledik. Kayra markası, bu toprakların kültürel zenginliğini, çeşitliliğini ve renklerini yansıtacak bir görsellik sunuyor. Marka değerleri içinde samimiyet, paylaşım, uzmanlık, güvenilirlik özellikleri var. Bu özellikler her bir alt markaya da farklı şekillerde yansıtılıyor. Dolayısıyla hem alt markalar şemsiye markayı destekliyor, hem de kendi kişiliklerini farklı biçimlerde kurguluyorlar. Kaç farklı şarabınız var? Cumartesi, Tılsım, Buzbağ-Buğu ve Terra serilerimiz var Kayra ana markası aldında. Ayrıca bu yıl Balo adında köpüklü bir şarap da çıkardık. Haziran ayı içerisinde ise Terra serisine 2 yeni ürünümüz eklendi; Kalecik Karası ve Shiraz. Bu ürünlerimiz Denizli’nin Güney Platosu üzümlerinden yerinde üretiliyor ve Terra’daki terroir felsefemize uyum gösteriyor. Tılsım serimize ise özellikle yaz aylarında tüketime yönelik yarı tatlı bir beyaz ürünümüz eklendi. Bunlara yılın son bölümünde yepyeni eklemeler olacak ve portföyümüz çok daha çeşitlenecek. Böylece tüketicilere şarap dünyasındaki keşiflerine eşlik edecek birçok değişik ürünümüz olacak. Hedef kitleniz kimler? Farklı hedef kitlelere hitap eden farklı markalarımız var. Örneğin Cumartesi ile daha genç bir kesimi hedefliyoruz. Ürünün ekonomikliği ve kullandığımız ambalaj, iletişim dili hep birbirini bütünleyecek şekilde kurgulanıyor. Bunun yanında Tılsım daha çok kadınları hedefleyen bir ürün. Tüm pazarlama stratejisibu hedef kitleye ulaşmaya yönelik olarak çalışılıyor. Terra ürünümüz ise daha çok şaraptan anlayan, sofistike zevkleri gelişmiş,tüketicilere hitap ediyor. Buzbağ ise çok geniş bir yelpazeye hitap ediyor. Marka bilinirliği oldukça yüksek olduğu için her kesimden Buzbağ tüketicisi olabiliyor. Dolayısıyla bu ürün için kullandığımız yaklaşımı da bu özellik etkiliyor. Buzbağ’a eş olarak ürettiğimiz Buğu ise Buzbağ’a paralel bir yaklaşımla, beyaz şaraptan hoşlanan tüketicileri hedefliyor. Kayra yükselen şarap kültürüne nasıl katkılar yapmayı hedefliyor? Kayra olarak felsefemiz bilgilerin geniş kitlelerce paylaşıldığı bir pazar yaratmak. Bundan kastım şarapla ilgilenen tüketicilerin bilgilere kolay ulaşımını sağlayabilecek platformları yaratmak. Şarap çeşitliliğe dayalı bir içecek. Sonsuz sayıda çeşitlilik yaratılabilecek ve deneyimlerle farklı beğeniler, zevkler geliştirebileceğiniz bir yapısı var.Dolayısıyla tüketicinin farklı ürünleri denemekten çekinmemesi, çeşitliliğe inanması gerekiyor. Bu konuda tüketicileri korkutan en önemli unsur kalite. Türkiye’de tüketiciler genel olarak seçeneklerini çeşitlendirmeye çekiniyorlar. Biz gerek eğitim bilgilendirme çalışmalarımızla ve gerekse tüketiciye dokunduğumuz her nokta-da seçimleri kolaylaştıracak bilgi akışını sağlamaya çalışıyoruz. Ayrıca Kayra olarak desteklediğimiz etkinlikler de şarap kültürüne katkı yapmaya yönelik fırsatlar yaratıyor. İleride tadım geceleri, bağbozumu etkinlikleri gibi faaliyetler olacak mı? Kayra şu anda çok yeni bir marka olduğu için ulaşabildiğimiz kadar çok şarapsevere ulaşmayı ve marka deneyimi yaşatmayı hedefliyoruz. Dolayısıyla Haziran 2005’deki lansmanımızdan bu yana 100’ün üzerinde aktivitede yeraldık. Bu aktiviteler, sponsorluklar, tadım ve tanıtım aktiviteleri, fuarlara katılımları ve eş-markalı çalışmaları kapsamakta. Geçen yıl bağbozumu döneminde Elazığ’daki fabrikamızda basına ve kanal müşterilerimize yönelik faaliyetlerimiz oldu. 2006’da bu faaliyetlerimizi arttırarak devam ettirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca bağbozumu döneminde birden fazla noktada etkinlikler gerçekleştireceğiz. Bu etkinliklerden bir bölümü tüm şarapseverlere de açık olacak. Kayra’dan şarap adına başka ne yenilikler beklemeliyiz? Türkiye’de şarap konusunda yapılacak çok şey var. Bunlar tüketicilerin bilinçlendirilme süreçlerinden tutun da AB’de uygulanan pekçok sistemin Türkiye’de de uygulanmaya geçirilmesi gibi. Kayra olarak biz bu çalışmalarda öncü olmayı hedefliyoruz. Bunlarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Anadolu toprakları ve bu topraklarda üretilen şarabın çok geniş bir potansiyeli var. Hem ürün portföyümüzü bambaşka bir bakış açısıyla zenginleştireceğiz, hem de sunduğumuz hizmetlerde, gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde bu çalışmaların meyvelerini göreceksiniz.