| Akıl NOKTASI | Prof. Dr. Bengi SEMERCİ |
| Bengi Semerci Enstitüsü |
|
Bilgili bireylerin oluşturduğu toplum değerlerine, sosyal sorumluluklarına sahip üst düzey bir toplumdur |
Yıllar içinde edindiğim bilgi birikimini ve deneyimlerimi, daha geniş kitlelerle paylaşabilmek ve sosyal sorumluluk projelerini daha etkin hale getirebilmek için Bengi Semerci Enstitüsü`nü kurdum. Ekip gittikçe büyümektedir. Ayrıca enstitüsü bünyesinde çalışmayan ama enstitü ile gönül bağı olan dalında başarılı bir çok kişi ile işbirliği yapılmaktadır.
Hangi başlıklar altında eğitimler veriliyor?
Enstitünün verdiği hizmetler birkaç başlık altında toplanıyor. Kurumlara, ailelere, okullara, dershanelere ve öğretmenlere verdiğimiz eğitimler var. Kurumlara verdiğimiz eğitim programları; Kariyer, iş yaşamı ve aile arasında denge kurmak, Stres, kurumsal etkileri ve başa çıkma yöntemleri, Öfke kontrolü, insan ilişkilerinde başarılı olmak, iş yaşamında özgüven kazanmak, Lider mi? Yönetici mi?, Doğru ve etkili sunum teknikleri,Geleceği kurgulamak ve başarmak, Dinlemeyi ve anlamayı bilmek, Zamanı yönetebilmek gibi kariyere yönelik eğitimlerin yanısıra iş yerinin genel ortamını sağlıklı hale getirmeye yönelik; Çalışanlar arası çatışmalar ve çözümleri, iş yerinde pasif direnişler ve çatışmalar, nedenleri ve çözümleri, iş yerinde taciz gibieğitimlerimiz var. Ayrıca medya uzmanımız kurumlara, yöneticilere etkili medya ilişkileri konusunda aktif eğitimler vermektedir. Bu eğitimlermedya da başarı sağlamak, röportaj verme sanatından basın bildirisi hazırlamaya değin uzanmaktadır. Bu çok önemli. Çünkü çok büyük şirket yöneticileri dahi bu konuda sıkıntı yaşamaktadır. Başka bir dil konuşan, beklentileri farklı olan medya ile doğru ilişkiyi kurabilmek, yaptığınızı ve istediğinizi doğru aktarabilmek çok önemli bir yönetim görevidir. Ayrıca kurumlara ürün bazında, çalışanlar bazında ya da belli bir sorunun çözümü sırasında danışmanlık hizmeti verilmektedir. Enstitü özellikle aile şirketlerine danışmanlık vermektedir. Bu benim özel ilgi ve çalışma alanım. Çünkü, Kurum dinamikleri psikolojik açıdan zaten karışıktır. Aile şirketi olduğu zaman bu dinamiklere bir de aile dinamikleri giriyor. Baba-anne-çocuk olmanın dışında çalışan-yönetici olma faktörü devreye giriyor. Sonrasında bunlara diğer kuşaklar, torunlar da ekleniyor. Değişen aile yapısı nedeniyle öz çocuklar, üvey çocuklar, ikinci eşler devreye giriyor. Bu da dinamiklerde daha çok sorunun çıkmasına neden oluyor. Bir şirketin işleyişi içinde bu sorunların nasıl çözüleceği, yani insan ilişkileri, kardeş, eş çatışmaları nasıl etkilenecek, kurumsallaşırken bu dinamikleri düşündüğünüzde nasıl olabileceği, yönetici kime göre seçilecek, devirler nasıl yapılacak gibi konular ilgilendiğimiz konuların bir kısmını içermekte. Çünkü bunlar sadece genellikle sadece parayla ilgili algılanıyor, ama aslında çok ciddi psikolojik bir durum. Ayrıca daha doğdukları andan başlayarak aile şirketi için çocuk nasıl yetiştirilmeli, neler yapılmalı, hangi çocuk nasıl yönlendirilmeli aile şirketleri ile özel ve uzun soluklu bir ilişki gerektiriyor. Ekonomimizin %98’i aile şirketlerine bağlı ve 3. kuşaktan sonrasına geçen şirket bulmak çok zor. Bu tüm dünyada geçerli. Ve tüm ülkelerde şirketler finansal danışmanlar kadar, bu karmaşayı çözebilecek danışmanlarla çalışıyorlar. Kurumlar için hazırladığımız bir de söyleşi hizmetimiz var. Bu hizmet bir eğitimden çok, şirket toplantılarında genel olarak tartışılan ve merak edilen konular üzerine yapılan interaktif sohbetlerden oluşuyor. Bu nedenle de adı Yaşam Sohbetleri. Konular; depresyondan aşka, aldatmadan özgürlüğe değin uzanabiliyor.
Aileler, okul ve öğretmenler için yapılan eğitim programları hem enstitü içinde düzenli aralıklara, hem de talepte bulunan eğitim kurumlarında sürdürülmektedir. Ailelere evlilik, çocuk yetiştirme, çocuklarla ilişkiler, kendilerine ve çocuklarına ilişkin sorunlar, nedenleri ve çözümleri bu eğitimlerde aktarılmaktadır. Benzer eğitimler öğretmenlere, okulların velilerine verilmektedir.
Tüm bu eğitimlerde aileler, eğitmenlere ve öğrencilere sınavlarlave yaşa göre olabilecek sorunlarla başa çıkma becerileri verilmeye çalışılmaktadır. Çünkü kariyer planlamasının ve hedef seçmenin doğru yapılması hem onların yaşamları hem de ilerde çalışacakları kurumların verimliliği için çok önemlidir.
Başarı için gençlere neler öneriyorsunuz?
Başarı için ilk hedef eğitim ve kariyer planlaması olmalı. Pek çok genç her tarafa saldırıyor, ne yapacağını bilmiyor. Daha üniversiteye girerken kariyer zorunlu olarak planlanan bir şey. Sıklıkla hangi mesleğin geleceğinin daha parlak olduğuna dair sorularla karşılaşıyorum. Hep aynı cevabı veriyorum: “Hangi bölüme girdiğinizin hiç önemi yok. Her bölüme sizinle birlikte pek çok insan giriyor ve mezun oluyor. Sonuç olarak onlar içinden sivrilecek özellikleriniz olmalı.” Daha geleceği açık bir iş kavramının olduğu çok geçerli bir şey değil. Yine de bu çok değişen bir şey değil, o işi en iyi yapan birisi olmanız gerekiyor. Kariyeri iyi planladığınız zaman adım adım neler olacağını bilirsiniz, her adımda nelere ihtiyacımız olduğunu biliriz. Bunların hepsini çok iyi planlamanız gerekiyor.
Hedef belirlendikten sonra yapılması gereken ilk şey o hedefe ulaşmak için nelere gerek duyulduğunun saptanmasıdır. Gençten bahsediyorsak hangi işi yapmak istediğini saptamalı ve üniversite için gerekli puanı almaya çalışmalıdır. 250 puanla girebileceğiniz bir yer isterken, 500 puan almanız başarı değildir. Üniversiteye girdikten sonra, derslerin seçiminden, stajların belirlenmesine, projelerin değerlendirilmesine değin uzanan her alanda tercihler hedefe yönelik olmalıdır. Ulaşmak istediğiniz alan için rutin eğitimin dışında size özellik, başarı, kıvraklık ve farklılık yaratacak ve alanda kullanabileceğiniz ek donanımları almak gerekir. Sonra çalışma alanınızı, seçtiğiniz çalışma alanında olan seçeneklerin hangisinin sizin hedefinize uyduğunu belirlemek önemlidir. Sonrasında ise çalışmak ve çalışmanın her adımında hedefinizi, yaptıklarınızı yeniden değerlendirmek zorundasınız. Çünkü genç yaşta koyduğunuz hedef, öğrendiklerinizle değişebilir. Ya da yaptığınız plan koşullar nedeni ile amacından uzaklaşmış olabilir. Bu nedenle kendimizi, hedefi ve yaptıklarımızı arada değerlendirmeliyiz ki kararlı olmayı sürdürebilelim.
Kariyer planlamasında nasıl bir yol takip ediyorsunuz?
Bizim kariyer planlaması çalışmalarımız iki ayrı yöntemle olmaktadır. Bir tanesi gruplara verilen genel eğitimlerdir. Bu eğitimler 12 saat sürmektedir. Genel başlıklar kendini tanıma, gereksinimlerini belirleme, hedef belirleme, hedefe ulaşma için seçilecek yollar ve tümünü nasıl gerçekleştirirsiniz olarak sayılabilir. ikincisi bireysel olarak yapılan danışmanlıklardır. Süresi kişiye göre değişir. Kişinin kendini tanıması ve tüm bu süreçte desteklenmesi olarak tanımlanabilir.
Bunların dışında başka uygulamalarınız da var mı?
Tüm bunların dışında aileler için Türkiye’de ilk kez yapılan bir uygulamamız var. Kısaca evinizde siz özel eğitim olarak adlandırılabilir. Çocuk yetiştiriyorsunuz. Aklınıza takılan, sormak istediğiniz bir çok şey var. Kitaplar dışında bir uzmandan doğrudan bilgi almak istiyorsunuz. Konferanslarda yüzlerce kişinin önünde kendi sorularınızı sormakta zorlanıyor ya da zaman bulamıyorsunuz. Aynı yaş grubundan, ortak sorunları olan ve bu soruları tartıştığınız arkadaşlarınız var. Onlarla birleşin. Bir gün planlayın. Siz arkadaşlarınızla her zamanki gününüzü yaparken, belirlenen saatte uzmanımız gelsin. Sorularınıza birebir yanıt versin. Hem öğrenin, hem ücreti paylaşın. Yurt dışında annelerin çok önem verdikleri bir uygulama. Gün yerine, TV izlemek yerine bilgilenme saati olarak kullanıyorlar, hem de birlikte oluyorlar. Eğitim çalışmalarnın dışında Enstitü çeşitli kurumlarla, derneklerle, vakıflarla işbirliği yaparak sosyal sorumluluk projelerinin yapılması ve uygulanmasında bazen danışmanlık, bazen de ortaklı yapmaktadır. Böylece ülke çapındaki sorunlar için eğitim ve bilgilendirme çalışmalarını sürdürmektedir. Ayrıca Enstitü adına hazırlanan yayınla