Akıl NOKTASI Prof. Dr. Bengi SEMERCİ
Bengi Semerci Enstitüsü
Benlik, Saygı ve Özgüven
 
Hedefler belirleyebilmek ve o hedeflere ulaşabileceğimize inanmak için kendimize güvenmemiz ve benlik saygımız olması gerekir. Benlik saygısı kendimize verdiğimiz değerle ilişkilidir. Önemlidir çünkü özgüvenimizi etkiler. Tüm yaşamı boyunca sevilen, takdir edilen, düşüncelerine önem verilen, anlaşılan kişinin benlik saygısı güçlü olacaktır. Kendini olumlu algılayan kişinin özgüveni yüksek olur. Çocukluk döneminde çocuğun benlik saygısını oluşturmada ailenin önemi vardır. Çocuğun iyi olduğu şeyleri keşfetmek, onu takdir etmek onların benlik saygılarını arttıracaktır. Erişkin dönemde benlik saygısını arttırmak kişinin kendi çabasına kalır. Bunun için başarıları düşünmek ilk adım olabilir. Hiç birşey başaramadığınıza inansanız bile yaşamınızı gözden geçirin. Göreceksiniz ki içinde başarılar vardır. Gurur duyduğunuz ve başardığınız şeylerin listesi size yol gösterecektir. Başkalarının hoşuna giden, takdir ettiği özelliklerinizi saptayın. Benlik saygısı düşük kişiler olumlu yanlarına değil, olumsuz yanlarına odaklanırlar. Kim olduğumuzu, olumlu ve olumsuz özelliklerimizi kabullenmek rahatlamayı sağlar. Sonraki adım olumsuz bulduğunuz ya da olumsuz olduğu söylenen özelliklerinizden neleri değiştirebileceğinizdir. Yetersizliklerimiz olabilir. Ama o yetersizliklerin değişme olasılığı her zaman mümkündür. Gelecek için planlar yapmak, yetersizlikleri, olumsuzlukları değiştirmeye çalışmak benlik saygınızı arttıracaktır.
1-Başkalarının önünde konuşmak zor gelir.
2- Elimde olsa kendimdeki birçok şeyi değiştirirdim.
3-Yeni şeylere kolay alışamam.
4- Sık sık başka biri olsaydım diye düşünürüm.
5-Başkalarının söylediklerini hemen kabul ederim.
6- Kendimi yetersiz buluyorum.
7- Başkaları kadar iyi değilim.
8- Çok sevilen biri değilim.
9- Yaptığım şeyler cesaretimi kırar.
Bu soruların çoğuna evet diye yanıt veriyorsanız, benlik saygınızı değerlendirmeniz ve arttırmak için çaba göstermeniz gerekiyor olabilir.
Özgüven kendimizi nasıl gördüğümüz, kendi hakkımızda ne düşündüğümüz ve kendimize ne kadar değer verdiğimizi tanımlar. Çalışma hayatında ne kadar başarı sağlayabileceğimizin olasılığını, ne derece algıladığımız özgüvenle ilgilidir.

Özgüven erken yaşta kazanılmaya başlanır. Düşük özgüven olumsuz tutum, kötü yargılama ve yetersiz sorun çözme becerisi, bağımlı ilişkiler, uyum sağlanacak yeni durumlarda kaygılı, depresif olma olarak tanımlanabilir. Yüksek özgüven ise olumlu tutum, iyi yargılama ve sorun çözme becerisi, sağlıklı ilişkiler, yeni durumlara kolay uyum sağlamadır. Özgüven kendiliğinden gelmez. Çocukluk ve ergenlikteki deneyimlerle oluşur. Zekâ ile ilişkisi yoktur. Ama eğitim sistemi çok önemlidir. Özgüvenin kaynağında, sevgi, kabul görme, sağlıklı iletişim, sağlıklı ilişkiler ve saygı vardır. Kişinin özgüven oluşturabilmesi için bu kaynakların aile, okul, iş ve sosyal çevre tarafından desteklemesi gerekir. Özgüveni desteklenmeyen bazı kişiler, sadece zekâsını, güzelliğini gündeme getirmek gibi sadece bir özelliğini ön plana çıkarmaya çalışır.

Özgüven, palavracılık ve abartma değildir. Denge çok önemlidir. Özgüveni düşük kişiler risk alamadıkları için başarısız olurken, aşırı özgüvenli kişiler de altından kalkamayacakları riskleri aldıkları için başarısız olurlar. Özgüven yokluğunda onu örtmek için çeşitli stratejiler geliştirilir. Bunlar abatma ya da aşırı nezaket olabilir. Bir anlamda her alanda özgüvenli olmak gerekir mi? Herkes onay ve saygı görmek ister. Eğer saygı görmek baskılanırsa özgüven azalır.

Özgüvene sahip olmamak, kendini değersiz görmeyle başlayıp, asla hedef koyamama ile devam eden ve ruhsal bozukluklara uzanan bir süreç yaşayabilirler. Özgüven eksikliğimizin nedenini bilirsek başetmek daha kolay olur. Anne baba tutumu (aşırı onaylama ya da azarlama), eğitim sistemi gibi. Özgüveni bozan şeyi bulunca yüzleşmek gerekir. Örneğin toplum önünde konuşmaktan korkmak, okul başarısızlığı, güven kaybı ve genelleme gibi süreç işler. Zekâ, dış görünüm, bedensel özellikler ve bilgi özgüveni etkileyen faktörlerdir. Ama özgüven bencillik ve narsizme dönebilir. Örneğin özgüveni etkileyecek bir sorun kekemelik olsun. Neler yapabilir? Çalışır, düzeltir ve spiker olmaya çalışır. Ya da düzeltemez, başka alanda başarılı olmaya çalışır. Ya da düzelmez ve zavallı olarak çevreye hükmeder. Bu nedenle özgüven kazanma çabasında dikkatli olmak gerekir. Riskli durumlar-negatif inanışlara neden olur. Bu durumda iki seçenek vardır. Gerçekçi beklentiler oluşturma ya da kişisel değerlendirme. Bunlardan ise ‘geri çekilmeyeceğim, kendime iyi davranacağım ve yaşamın içinde olacağım’ sonuçları çıkarılabilmelidir.

Yüksek özgüven oluşturabilmek için, kendimizi algılama şeklimizi, başkalarının bizi algılama şeklini, neler yapmak istediğimizi ve neleri başarabileceğimizi belirlemek gerekir. Değişim için çaba göstermemiz ve yaptıklarımız için sorumluluk alabilmek önemlidir. Bunları başarabilmek içinse kendimizi güçlü hissetmeliyiz. Güçlü hissetmek için neler yapabiliriz? Kendi değerlerimizi saptayıp, farkında olmamız gerekir. Güçlü yanlarımıza odaklanmamız, zayıf olanları bilmemiz gerekir. Bu güç verir. Net ve açık hedefler koymamız gerek. Geçmiş yanlışları bir deneyim olarak görmek gerekir. Kendimizi rakiplerle ve ideallerle değil, geçmişimizle kıyaslayıp, ne kadar ilerlediğimizi görmemiz gerekir. Yenilgiden sonra erken uyarılara dikkat etmeyi, becerilerinizi yeniden gözden geçirmeyi ve destek almayı düşünmek gerekir.