AYDIN POLATCAN ARMONİ Ses Işık ve Görüntü Sistemleri A.Ş. Yön. Krl. Bşk., Bir Hobi Olarak Başladı ARMONİ ile Sektör Oldu: Projeksiyon Sistemleri "İnsanoğlu hep anlaşılmamaktan şikayet eder ve tabii ki anlatamamaktan. Özellikle görsel oluşumları anlatmak işimizi daha da zorlaştırır. Bunun içindir ki görsel ve işitsel olarak tamamlayıcı anlatım tekniklerine ihtiyaç duyarız." 1978 yılı itibariyle Armoni firması olarak Türkiye'nin ilk özel tv stüdyolarını kurarak, göze hitap eden görsel elektronik alanında ilk çalışmalara başlamış olduk. Uzun yıllar belgesel, reklam v.b.gibi yayın formatında prodüksiyonlar ürettik. Bu prodüksiyonların üretimi ile birlikte daha büyük ekranlarda veya daha büyük perde boyutlarında ve kitlesel iletişime açık, çok kişinin izleyebileceği ebatlara nasıl ulaşırız'ı 80'lerin başlarında düşünmeye başladık. Bu vesile ile dünya pazarlarında elektronikte en son sunum aşamasındaki varılmış olunan noktaları araştırdık. O zaman dünya pazarlarında öne çıkan 3-5 tane önemli marka vardı. General Electric, Barco, Sony, İtalyan R.C.P. Yaptığımız araştırmalar neticesinde yurtdışında Barco'nun bu sektörde en iyisi olduğunu bulduktan sonra, bu marka üzerinde yoğunlaştık ve Barco'nun Türkiye genel distribütörlüğünü aldık. Barco projektörleri ile prezantasyon elektroniğine ilk olarak başlamış olduk. İlk getirdiğimizde, daha çok "Show entertainment" eğlence dünyası ve ev sineması gibi alanlarda birtakım satış planları hedefledik. Fakat pazarın içine girdiğimizde hiç öyle olmadığını anladık. Daha çok yönetim, eğitim, araştırma, geliştirme, komuta kontrol spesifik line'larda satış noktalarının olabileceğini gördük ve en büyük satışlarımızı uzun yıllar bu sektörlere yaptık. Örneğin; askeri alanda tüm komuta kontrollerde. Bu sadece projeksiyonlarla da olmuyor. Bunun diğer elektronik konseptlerini de oluşturarak GPS gibi, radar gibi görüntü sinyalizasyonunun projeksiyon üzerinde superpose edilerek bir komuta haline dönüştürülmesi gibi önemli projeler geliştirdik. Anaokullarında da yeni eğitime başlamış çocukların eğitimine yönelik sistemler yaptık. Eğitimde anaokulundan Harp Okulu'na kadar, özel sektörde sanayiden ticarete, finans sektörüne kadar birçok sektörde projeler geliştirdik ve sattık. Bu iş '90'lara kadar geldi. '90'lara kadar CRT dediğimiz tüplerle gelindi, LCD dediğimiz Licid Crystal Displays esaslı daha küçük, taşınabilir, çok amaçlı projektörler pazara girdi. Bunu da dünya pazarlarına ilk olarak Japon Sharp firması sundu ve bunun Türkiye mümessilliğini alarak ve uzun yıllar LCD line'ında da Sharp sattık. Fakat bu buluşla birlikte dünya pazarlarına birçok markanın girişi de devam etti. Önceleri lüks ve bir prestij ürünü olan projektörler günlük yaşamın bir ihtiyacı haline dönüştü. şu anda Türkiye'de bu konuda önemli bir pazarın oluştuğunu düşünüyoruz. Bu gelişimi inceleyecek olursak, yüksek seviyeli, yüksek çözümler getiren profesyonel amaçlı sistemlerin de gelişimi aynı şekilde hızla sürdü. Barco bu seçimin içinde daha çok high end ürünlerin gelişiminde ve çözümünde pazarı kontrol etti ve dolayısıyla Türkiye mümessili ve aynı zamanda da bir marka olduğu için kendimizi o ürünler bazında geliştirdik. Barco ürünleriyle yüksek satırlı çok profesyonel amaçlara yönelik projeler geliştirdik, hala uygulama sürüyor. şu anda yine high end dediğimiz yüksek performanslı projektörlerle komuta kontrol merkezleri üretmekteyiz. Bunlar ayrıca askeri alanda olduğu gibi komuta kontrol sistemleri, raylı sistemler, doğalgaz istasyonlarındaki, takip ve kontrol odaları gibi veya ulusal bazda telefon istasyonlarının baz istasyon takipleri gibi kontrol sistemleri üzerinde ihtisas alanımızı geliştirmiş bulunmaktayız. Ulusal bazda şu anda çok önemli 3-4 referansı elde etmek üzereyiz. Zaten elimizdeki Barco markasıyla bu konularda Fransız, İngiliz, Alman ve İtalyan Telecom'unun Barco ürünleriyle dizayn edilmiş olmasının da avantajlarını Türkiye'de pazarlama ve servis açısından yakalıyoruz. 2000'li yıllara girerken Barco gelişimimizde bunlar var. Bilim 1999 Fuarı'nda da 144 m2lik bir standda bu gelişimlerimizin sergisini yapacağız. Pazarın durumunu da yorumlamakta yarar var. Armoni için bir hobi gibi başlamış olan bu pazar, sonradan bir sektör oldu. Bu sektöre de irili ufaklı birçok firmanın girdiğini görüyoruz. Tüketiciye bir bilgi vermek istiyorum: 2000'li yıllara girilirken her sektörde olduğu gibi bizim sektörede konuyu mesleki açıdan geliştirmiş ve kurumsal bir kimlikle birleştirmiş olan firmaların yanısıra, karlılıktan dolayı ticari firmaların girdiğini görüyoruz. Piyasaya spot birtakım markalar, spot ürünler getirilmekte. Bunların bir- çoğunda satış sonrası hizmet, teknik servis, uzun yıllar yedek parça garantisi sağlanmasının zorlukları ve yetersizlikleri sözkonusu olacak. Bir müddet sonra canı yanan tüketicilerin oluşacağı muhakkak. Bizim ürünlerimiz, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın Yeterlilik Belgesi neticesinde verilmiş olan müsaadeyle ithalatı yapılan ürünler. Bu uygunluğun alınabilmesi için Ticaret Bakanlığı'na laboratuvar test cihazları ve teknik servis istihdamının gösterildiği gibi ayrıca bir de yedek parça stoğunun bulundurulması, hatta bu parça stoğunun, ürünün ithal edildiği tarihten itibaren 10 yıllık bir süre içinde sağlanacağının garantileri karşılığında verilen bir ithal müsaadesidir. Bunun dışında yapılan ithallerle firmalar mesleki bir kirlilik oluşturuyor. Bu kirlilik, duyarlı olan bizleri zaman zaman rahatsız ediyor. Sektörle ilgili, yeni pazar oluşumu hakkında da şunları söyleyebiliriz. Dikkat edilirse dünyada elektronik bazda son 15-20 yıldaki en büyük uluslararası araştırma-geliştirme yatırımlarını, görüntü teknolojisinde olduğu gibi bu sektörde de görüyoruz; Sharp'ın yaptığı bir araştırma raporunda gördüğümüz kadarıyla 2000'li yılların ilk beş yılında sırf evlere satılacak olan görüntü sistemleri 240 milyar dolar. Bunun yanına iş, eğitim, finans v.b.sektörleri de kattığımızda sektörün varacağı noktayı anlayabiliriz. Biz de bu sektörde Türkiye genelinde ilk olmanın, en iyisi olmanın, en iyi olmayı da sürdürmenin çabasını gösterirken ayrıca, sektörümüzde çok daha iyi formatlar kazanmış rakiplerimizin olmasını ve Armoni ile birlikte rakiplerimizin de 2000'li yıllarda başarılı olmasını diliyorum. AYDIN POLATCAN: "PROJECTION SYSTEMS: STARTIGN AS A HOBBY AND BECOMING A SECTOR BY WAY OF ARMONI" People always complain about difficulties in expressing themselves. That is why we felt the urge to use audiovisual presentation techniques. Armoni initiated its activities in 1978 and completed several productions including documentarles and advertisements. In the early 80's, we started to think of ways of providing mass communication and finally became the general distributor of Barco in Turkey. At first we focused our sales plans on the fields of entertainment and home video, but before long shifted to other fields such as management, education, research, development and command control. At the beginning of the 90's, smaller projectors ware introduced into the market and we became the Turkish representative of Sharp, the Japanese company. With the Barco products, we have developed many projects having professional objectives. We presently use high-performance projectors, which means a broadening of our field of expertise. Meanwhile, many firms have entered the sector. The consumer should be aware of the fact that, besides professionally developed companies, there are also profit-oriented firms in the sector. There is no doubt that the latter shall be unsatisfactory as regards after-sales and technical services and availability of spare parts. It is estimated that the sector will grow notably in the 2000's. We are proud of being the sector's first in Turkey, we shall continue our efforts to be the best and we wish success both to Armoni and its competitors in the 2000's. Elegans'a mail |