 | |
|
EMMA BONINO - Avrupa Birliği DG-XIV- İnsani Yardımlardan Sorumlu Komiser  "İtalya' da önümüzdeki dönemde yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylığından bahsedilen Avrupa Birliği DG-XIV-İnsani Yardımlardan Sorumlu Komiser Emma BONINO, Brüksel Temsilcimiz Av. Hakan HANLI' ya bölücübaşı Abdullah ÖCALAN olayını değerlendirdi."
- Sayın Komiser BONINO, 12 Kasım 1998 tarihinde Roma'da tutuklanan Abdullah ÖCALAN olayını, AB İnsani Yardımlardan sorumlu Komiser olarak, nasıl değerlendiriyor sunuz ?
Bu değerlendirmeleri yaparken, rehber olarak hukukun üstünlüğünü kabul etmemiz ve uygulamamız gerekiyor. Hukuk kurallarına niçin ve ne zaman ihtiyacımız vardır? Elbette ki, zor anlarda rehber olarak bizlere yol göstermesi açısından, bu kurallara ihtiyacımız vardır. Bu açıdan yaklaşınca, tabiatı itibarıyle, bu adam elbette ki Nelson MANDELA değildir. Ayrıca Federal Almanya'nın, Abdullah ÖCALAN hakkında son derece ağır suçlardan dolayı vermiş olduğu tevkif müzekkereleri sözkonusudur. Suriye, daha sonra da Rusya, ÖCALAN'ı sınırdışı etti. Ben, AB Komiseri olarak, Italya İçişleri ve Adalet Bakanlıklarının konuyu incelemekte olan Komisyonu' na müdahale etmek istemiyorum fakat, Cenevre Sözleşmesi'nin 1. maddesi ve terörizm konusundaki Avrupa Sözleşmeleri gereğince; İtalya'da si0yasi iltica hakkı tanınması için gerekli koşulların bulunmadığını belirtmek istiyorum. - Uluslararası sözleşmeler sizce de açık olduğuna göre, İtalya'nın bu konuda nasıl bir karar alacağını düşünüyor sunuz ? Bugüne kadar şaşırtıcı bir tutum benimseyen Federal Alman Hükümeti' nin iade talebinde bulunmalarını ümit etmeyi sürdürüyorum. Bu olmadığı takdirde; sınırdışı olanakları değerlendirilebilecektir. Fakat burada, İtalya'nın bir Schengen ülkesi olarak, tutukladığı ÖCALAN hakkında milli hukuk mevzuatı çerçevesinde, uluslararası hukuka saygılı bir şekilde hareket etmesi gerekecektir ki, şu ana kadar İtalyan Hükümeti bu yönde hareket etti. - Abdullah ÖCALAN'ın yargılanması amacıyla, Uluslararası Divan tesis edilmesi hususundaki görüşleriniz nelerdir ? Uluslararası Divan kurulmasına dair bir prosedür sözkonusu değildir. Şöyle ki; Lockerbe davası için bile 10 yıla yakın süredir uğraşılıyor fakat, bir sonuç alınamadı. Abdullah ÖCALAN'ın İtalya'da tutuklanmasından dolayı, bu konu İtalya' nın iç hukuk sorunudur. Almanya, konuyu politik olarak değerlendirip, iade talebinde bulunmamıştır. Öyleyse, yargılama ya İtalya'da yapılacak ya da adam cezası uygulanmayan üçüncü bir ülke bulunacaktır. Burada, Türkiye'nin 1984 yılından bu yana idam cezasını uygulamadığı belirtiliyor. Madem ki bu yönde bir eğilim var, neden bir adım daha ileri gidilip, bu ceza kaldırılmıyor !… - ABD ve Federal Almanya'nın, ÖCALAN'ın yönettiği grubun bir terörist örgüt olduğu yolunda almış oldukları resmi nitelikteki kararlarını, İtalya nasıl yorumlanıyor ? Normal olarak, bu bir politik değerlendirmedir ve elbette ki bunu İtalyan hükümeti yapacaktır. Her ne kadar Almanya, kırmızı bülten ile aramakta ise de, siyasi değerlendirme sonucu, şu ana kadar ÖCALAN'ın iadesi talebinde bulunmamıştır. Bu konuda sağlıklı bir karar verebilmek için, öncelikle uluslararası kamuoyunda yaratılan kargaşanın ve gerginliğin bir an önce dinmesi gerekiyor. Sağlıklı bir değerlendirmenin yapılabilmesi için zamana ihtiyaç var. Ayrıca, bu grubun niteliği hakkında değerlendirmeler yapılırken, şu noktanın unutulmaması gerekiyor. Bu konuya, aktüel politika açısından bakarsak; uluslararası kamuoyunda, Kürtler' in kimliklerini kullanamadıkları ve baskı altında oldukları (sığınma talepleri) gözlemleniyor. Bizler de, İtalya'da yaşayan farklı kültürlere sahip olan gruplara, bazı bölgelerde özerklik tanıyoruz ve demokratik çatı altında hep birlikte aynı değerleri paylaşıyoruz. Bence, bu çözüm iki tarafça da olumlu ve sıcak karşılanıyor. Çözüm için öncelikle inkar etmemek, saldırgan olmamak ve demokratik ortamda bir çözüm arayışına girmek gerekiyor. AB olarak, iki dünya savaşı yaşanan geçtigimiz yüzyılın ne anlama geldiğini iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Bu tehlikelere tekrar maruz kalmamak ve yaşamamak için tek seçeneğimiz; hukuka saygılı, demokratik ve farklı değerlere tolerans gösteren yaklaşımları yaygınlaştırmaya çalışmaktır. Savaş ve saldırılar bizleri çıkmaza sürükleyecektir… AB İnsani Yardımlar Komiseri olarak, tüm dünya genelinde çalışmalarımı sürdürüyorum. Gördüğüm kadarıyla ; "İnsanların birbirlerine ihtiyaçları var". Bu yardımlara en çok ihtiyacı olan Afrika ülkeleridir. Özellikle Sudan'da insanlar ölmekte! Bu sebeple, AB İnsani Yardım (ECHO) bütçesinden gerekli destek çaıişmaları öncelikle, bu ülkelere yapılıyor ve durumları geliştirilmeye çalışılıyor. Sayın BONINO, İtalya'da önümüzdeki dönemde yapılacak, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylığınızdan bahsedildiğini biliyoruz ve size başarılar diliyoruz. SPOT: - Savaş ve saldırılar bizleri çıkmaza sürükleyecektir. - Savaş ve saldırılar bizleri çıkmaza sürükleyecektir. - Uluslararası Divan kurulmasına dair bir prosedür sözkonusu değildir. EMMA BONINO: "PEOPLE WHO NEED PEOPLE" Commissar Emma BONINO, the EU's DG-XIV Respons ible for Human Aid, commented on the issue concerning ÖCALAN, who was arested in Rome on 12 November, 1998. "We must consider the fact that we have to abide by the laws and apply them. According to the Geneva Convention, Article 1 and the European Agreements on terrorism, the necessary circumstances for political asylum in Italy do not exist. I keep on hoping that the German government, which has so far exhibited a surprising attitude, will demand that Öcalan be turned over to them. If this does not happen, possibilities for an extradition will be looked into. As far as his being tried is concerned, a procedure to establish an international Court is out of question. Because he was arrested in Italy, the issue is one that should be solved by domestic laws. Therefore the case will be handled either in Italy or in a third country where capital punishment does not exist. We have to wait until the chaos and the tension created in the international public opinion cool down. Moreover, as remarks are being made on the nature of Öcalan's group, it must be kept in mind that according to international public opinion, Kurds are unable to claim their identity andare under pressure (demands for asylum). We also give the right of autonomy to some regions in Italy where groups of different cultures live. We share the same values under one democratic roof. I think this type of solution is accepted varmly by both parties. In order to find a solution, we all have to look for a democratic one keeping away from rejection and aggression.   Elegans'a mail |
|