Elegans Logo

Prof.Dr. Coşkun Can Aktan
2000'li Yıllarda Yeni Yönetim Teknikleri : Değişim Mühendisliği



Dünya çok hızlı bir değişim süreci içersinde bulunuyor. Globalleşme adı verilen değişim trendi tüm dünyada global ve bölgesel ekonomik entegrasyona uyumu zorunlu kılıyor. Tüm dünyada rekabet giderek artıyor. Bilim ve teknolojideki başdöndürücü gelişmeler daha rekabetçi bir dünya ekonomisinin oluşmasını sağlıyor. Devletin ekonomideki ağırlığının giderek azaltılması yönündeki istekler ve çabalar giderek yaygınlaşıyor. Ekonomik ve teknolojik alandaki bu değişimlerin yanısıra siyasal alanda demokratikleşmenin tüm dünyada önem kazandığını ve ülkelerin daha demokratik bir yönetim için mücadeleler verdiklerini görüyoruz. Sivil toplum kuruluşlarının sayıca artması ve bu kuruluşların insan hak ve özgürlüklerine daha fazla duyarlı olmaya başlaması demokratikleşme trendini hızlandırıyor. Özetle, dünya ekonomik , teknolojik ve siyasal alanda hızlı bir değişim trendi içersinde bulunuyor. Dünyadaki değişim trendi ve yeni değişim dinamikleri kamu, özel ve üçüncü sektördeki tüm organizasyonları yeniden yapılanmaya zorlamaktadır.
Değişimi başarabilmenin sırrı değişimi iyi yönetmekten geçmektedir. Özellikle 1990'lı yılların başından itibaren Organizasyonel Değişim Yönetimi adı verilen yeni bir araştırma alanında değişimin nasıl başarıyla yürütülebileceği inceleme konusu yapılmaktadır. "Organizasyonel değişim yönetimi" son yıllarda yaygın olarak "Değişim Mühendisliği" (Reengineering) adı altında gerek akademik dünyada, gerekse iş dünyasında büyük bir ilgi uyandırmaktadır.
Değişim mühendisliği, tüm organizasyonlarda uygulanabilecek bir değişim yönetimi tekniğidir. Geleceğin dünyasına şimdiden hazırlanmanın ve radikal değişimi başarabilmenin sırrı, organizasyonel değişimi iyi yönetmekten geçmektedir. Bunun için de Değişim Mühendisliği'ni öğrenmek gereklidir.

I. RADİKAL DEĞİŞİM YÖNETİMİ: DEĞİŞİM MÜHENDİSLİĞİ
Değişim Mühendisliği, herhangi bir organizasyonda yapı, sistem, süreç ve uygulanan politikalarda hızlı ve radikal yeniden tasarım ve değişiklikler yapılarak organizasyonun daha yüksek bir performansa ulaşmasını ve bir atılımı gerçekleştirmesini amaçlayan yeni bir organizasyonel değişim tekniğidir. Bir başka ifadeyle, değişim mühendisliği bir atılım (breakthrough) stratejisi ile organizasyonda performans düzeyini yükseltmek ve daha sonra bu performansın sürekliliğini sağlamak için geliştirilmiş bir tekniktir.

Değişim mühendisliğinde cevap aranan başlıca sorular şunlardır:
Değişim ne demektir?
Değişim niçin gereklidir?
Değişim nasıl gerçekleştirilecektir?
Değişim bizi nereye götürecektir? Nereye ulaşmak istiyoruz?
Değişim ne zaman gerçekleştirilecektir?
Değişim kim tarafından gerçekleştirilecektir?

II. DEĞİŞİM MÜHENDİSLİĞİNİN AMACI VE ARAÇLARI
1. Değişim mühendisliğinin amacı; organizasyonda performans düzeyini yükseltmektir. Başlıca performans göstergeleri ise maliyet, kalite, hız ve hizmettir. Düşük maliyet ve yüksek kalitede üretimde bulunmak, ürünleri müşteriye süratle ve en güvenilir şekilde sunmak organizasyonda yüksek performansa ulaşıldığının bazı temel göstergeleridir.
2. Değişim mühendisliği performansta önemli bir sıçrama elde edilebilmesi için organizasyonda tüm süreçlerin , yapı, sistem ve politikaların temelden yeniden düşünülmesi ve radikal bir şekilde yeniden tasarım yapılmasının gereği üzerinde durur. Amaç organizasyonel performansta "atılım"'ı gerçekleştirmektir.
3. Değişim mühendisliği "otomasyon" demek değildir. Otomasyon ve bilgi teknolojilerini, değişim mühendisliği uygulamalarında yararlanılan araçlar olarak görmek daha doğrudur.
4. Değişim mühendisliği "re-organizasyon" kavramı ile de karıştırılmamalıdır. Değişim mühendisliği, reorganizasyon kavramını da içeren daha geniş boyutlu bir kavramdır.
5. Değişim mühendisliğini "rehabilitasyon" veya "iyileştirme" kavramlarını da içeren bir reform ya da dönüşüm (transformasyon) olarak görmek gerekir.
6. Değişim mühendisliği, performansı artırmayı hedeflemekle birlikte, organizasyonda küçülmeyi ifade eden "downsizing" ve organizasyonda optimal büyüklüğün önemini vurgulayan "rightsizing" kavramları değişim mühendisliği uygulamalarında yararlanılan tekniklerdir.
7. Değişim mühendisliğinin temel amacı radikal bir değişimi başarmaktır. Bu çerçevede toplam kalite yönetiminin organizasyonel değişimin gerçekleştirilmesinde yararlanılacak bir yönetim anlayışı olduğunu söyleyebiliriz.
8. Değişim mühendisliğini "yeniden yapılanma"nın ötesinde "yeniden inşa" olarak ifade etmek çok daha doğrudur.
9. Son yıllarda çok sık olarak kullanılan "yalın organizasyon" esasen değişim mühendisliği alanında kullanılan yeni yönetim tekniklerinden bir tanesidir. Yalın organizasyon, organizasyonda müşterilerin istek ve beklentilerini daha iyi bir şekilde karşılayabilmek için organizasyon yapısının basitleştirilmesini, gereksiz ve katma değer yaratmayan iş süreçlerinin ortadan kaldırılmasını ifade etmektedir. Bu çerçevede son yıllarda yönetim bilimi alanında çok popüler olan "sıfır hiyerarşi" , "kademe azaltma (delayering) , delegasyon, çalışanları güçlendirme (empowerment) , ekip çalışması gibi kavramların özünde yalın organizasyon modelinin temel unsurları olduğunu belirtmeliyiz. Müteşebbis (entrepreneur) kavramı yerine son yıllarda "intrapraneur" kavramının kullanılmasının gerisinde yatan neden insan kaynağına daha fazla önem verilmesini vurgulamak içindir. "Intrapreneaur", çalışanların işletmeyi, kendilerine aitmiş gibi görmeleri, hissetmeleri ve buna göre davranmaları demektir. Kademe azaltma, sıfır hiyerarşi , yetki devri, delegasyon, ödüllendirme, ekip çalışması, Çalışanlara Hisse Senedi Satış Planı (ESOP) v.s., uygulamalar çalışanların güçlendirilmesi için önem taşıyan yönetim araçlarıdır. "Kurumdaşlık" kavramı da esasen çalışanların organizasyondaki önemini vurgulamaktadır.
10.Değişim mühendisliği ile "esnek üretim" arasındaki ilişkiyi de açıklamakta yarar bulunmaktadır. Esnek üretim, bir malı istenilen anda ve istenilen miktarda üretmeyi ifade etmektedir. Değişim mühendisliği, organizasyonel değişimde tam zamanında üretim sisteminin uygulanmasını benimseyen bir yönetim tekniğidir.
11. Bir diğer yeni yönetim tekniği "dış kaynaklardan yararlanma" (outsourcing)dır. Dış kaynaklardan yararlanma (outsourcing) nihai olarak organizasyonel küçülmeyi (downsizing) beraberinde getiren bir yeni yönetim tekniğidir. Örneğin, organizasyonun çalışanlara yemek hizmetini bizzat sunması yerine bu işi dış firmalara ihale etmesi sözkonusu olabilir.
12.Son olarak değişim mühendisliğinin "bütünsellik" özelliği üzerinde durmak gerekir. Değişim mühendisliği, tüm süreçlerin teknik yönleri (teknoloji, standartlar, kontroller vs.) ve sosyal yönleri (organizasyon, çalışanlar, motivasyon, ödüllendirme vs.) ile bir bütün olarak ele alınmasının gereği üzerinde durmaktadır. Değişim mühendisliği; otomasyon, toplam kalite yönetimi, çalışanların güçlendirilmesi, dış kaynaklardan yararlanma (outsourcing), yalın organizasyon, sıfır hiyerarşi, kademe azaltma , esnek üretim, benchmarking gibi yeni yönetim tekniklerinin tümünden yararlanarak değişimi gerçekleştirmeyi hedeflemektedir.

III. DEĞİŞİM MÜHENDİSLİĞİNİN BAŞARIYLA UYGULANABİLMESİ İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR
Bir organizasyonda yüksek performansa ve başarıya ulaşmanın yolu organizasyondaki sorunların etraflıca analiz edilmesi ve en uygun çözümlerin bulunmasından ve uygulanmasından geçer. Doğru tedavi için doğru teşhis gereklidir. Organizasyonda değişimin nasıl yönetilebileceğini bilmek gereklidir. Değişim mühendisliği adı verilen yönetim tekniğinin görevi de budur.

Değişim mühendisliği ancak etkin bir liderlik ile gerçekleştirilebilir.
Değişim mühendisliği uygulamalarında Toplam Kalite Yönetimi tekniklerinden en geniş şekilde yararlanılmalıdır.
Değişim mühendisliği uygulamalarında Toplam Katılım Yönetimi adı verilen yönetim felsefesinden geniş ölçüde yararlanılmalıdır.
Değişim mühendisliği , "stratejik yönetim" adı verilen "yeni" yönetim tekniği araçları ile donatılarak uygulanmalıdır.
Değişim mühendisliği uygulamalarında insan kaynaklarının yönetimi önem taşımaktadır. "Önce İnsan" felsefesi, organizasyon kültürünün temeli olmalıdır.
Değişim mühendisliği uygulamalarında organizasyon dışındaki en iyi uygulamaları bulmak ve bunlardan istifade etmek için "benchmarking" adı verilen yönetim tekniğinden yararlanılmalıdır.
Değişim mühendisliğinin amacı tek başına organizasyonel performansı artırmak olmamalıdır. Sosyal sorumluluk ve ahlak alanında da yeni bir değişim projesinin gerçekleştirilmesi hedeflenmelidir.

SPOTLAR:
- Değişimi başarabilmenin sırrı, değişimi iyi yönetmekten geçer.
- Değişim mühendisliği otomasyon demek değildir.
- Değişim mühendisliği etkin bir liderlikle gerçekleştirilebilir.

NEW MANAGEMENT TECHNIQUES FOR THE 21st CENTURY: "REENGINEERING"
The world is going through a rapid change economically, technologically and politically. The secret to success lies in the management of change. Particularly since the beginning of the '90s, a new research area named "Organizational Change Management" has become very popular. The currently used name is "Reengineering". Reengineering is a technique developed to increase the performance level in an organization and to provide for the permanence of this performance by making use of a breakthrough strategy.

Reengineering does not mean "automation". Automation and information technologies are rather tools used in the applications of reengineering . Reengineering should not be confused with "reorganization" either. The former is a wider concept that encompasses the latter as well. Reengineering should be regarded as a transformation or a reform that includes the concepts of "rehabilitation" or "improvement".
Reengineering aims to realize a radical change by making use of new management techniques such as, automation, total quality management, emprowerment, outsourcing, zero hierarchy, delayering and benchmarking.

Increasing the performance in an organization should not be the sole objective of reengineering. The realization of anew transformational project on social responsibility and ethics should be considered as well.


MEDYATEXT
Elegans'a mail