GENÇ NÜFUS BU ÜLKENİN EN BÜYÜK İMKANI VE KAYNAĞIDIR
RECAİ KUTAN - Fazilet Partisi Genel Başkanı
Bence genç işadamları Türk ekonomisinde çok önemli bir yer arz etmektedir. Ben 46 yıllık bir inşaat mühendisiyim. Türk ekonomisinin geçirdiği bu değişiklikleri ve müteşebbislerin bu dönem içerisinde neler yaşadıklarını çok yakından bilmekteyim. 1970 yılında ben Tümaş mühendislik ve müşavirlik firmasında çalışmaktaydım. O dönemde tekstil sektöründe özellikle iplik sanayiinde çok büyük atılımlar yapılmaktaydı. Memleketim olan Malatya'da iplik fabrikası kurulması için bir grubu teşvik ettim. Bunun üzerine biz bu gruba bir fizibilite raporu ve proje hazırladık. İş finansman noktasına geldi. O dönemde Amerikan Exim Bank dış kredinin yüzde ellisini veriyor ve diğer yüzde ellisini ise yine Amerika' daki bir ticaret bankasından Exim Bank aracılığıyla temin edilecekti. Bütün bunların halledilmesi için Amerika' ya gittim ve bu çalışmanın sonucunda fabrika kuruldu ve hala çalışmakta. Şu anda Türkiye çok büyük sıkıntılar içerisindedir. Türkiye' de gerek ekonomi gerekse siyasi alanda çok büyük istikrarsızlık vardır. Biz Fazilet Partisi olarak Türkiye' nin bu duruma layık olmadığını düşünüyoruz. Türkiye çok büyük imkanları olan bir ülkedir. Coğrafi bakımdan Asya, Afrika ve Avrupa' nın ortasında bir ülke ve üzerinde 65 milyon nüfusu taşıyor. Bu nüfusun % 55' i 24 yaşın altındadır ki bu da Türkiye için çok önemlidir. Genç nüfus bu ülkenin en büyük imkanı ve kaynağıdır. Bunun dışında doğal kaynaklar bakımından zengin olan bir ülke olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Toprak kaynakları bakımından 20 milyon hektarın üzerinde tarım arazimiz bulunmaktadır.
Türkiye 75 yazdan bu yana herhangi bir savaşın içersine girmemiştir. Bütün bunları dikkate aldığınız zaman Türkiye' nin şu anki durumundan çok daha ileride olması gerekmektedir.
Siyasi anlamda bir istikrarsızlık mevcuttur. Siyasi olarak Türkiye' de bazı kavramlar tartışma konusudur. Devletin şekli, cumhuriyet, laiklik, insan hakları, özgürlükler ve hukuk devleti tatbikatları tartışılmaktadır. Bazı zihniyet sahipleri devlete adeta bir kutsallık izafe etmektedirler. Bu zihniyet 2. Dünya Savaşı' ndan önce Avrupa' da hakim olan bir düşünce tarzı idi. Bunun sonucu olarak asıl olan devlettir millet de devletin içerisinde ona hizmet eden bir topluluktur. Ancak 2. Dünya Savaşı ' nda sonra Nazi Almanyası' nın ve faşist İtalya' nın yıkılmasından sonra yeni bir devlet anlayışı ortaya çıkmıştır. Buradaki fikir devlet hakim değil hadim devlettir. Asıl olan millettir ve devlet millete hizmet etmek zorundadır. Böyle bir devlet anlayışının ardında tıpkı bizim anayasamızın 2.maddesinde olduğu gibi bazı vasıfların hayata geçirilmesi gerekmektedir. Anayasamızın 2.maddesi Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik, laik sosyal bir hukuk devletidir demektedir. Biz Fazilet Partisi olarak ülkede gerçek anlamda demokrasi tatbikatı laiklik tatbikatı, hukuk devleti tatbikatı yapılması gerektiğine inanıyoruz.
Türkiye' de gerçek anlamda demokrasinin gerçekleşmediği iddiaları vardır. Demokrasinin ayrılmaz kurumlarından bir tanesi siyasi partilerdir. Şu anda Türkiye' deki en yaşlı partimiz 15 yaşındadır. Ancak Türkiye' de çok partili sisteme 1946 yılında geçilmiştir. Ancak demokrasiye bu dönem içinde bir çok müdahaleler yapılmıştır. Anayasamızın diğer önemli noktalarından birisi de laikliktir. Laiklik konusunda da çok değişik tarifler yapılmaktadır. Fazilet partisi olarak Türkiye' de gerçek anlamda bir laklik tatbikatının olmadığına inanıyoruz. Laiklik batıdan gelen bir kavramdır. Laiklik batıda nasıl anlaşılıyor ise, nasıl tatbik ediliyor ise Türkiye' de de o şekilde tatbik edilip uygulanmalıdır.
Devlet meselelere sadece ekonomik açıdan bakan bir kurum değildir. Meselelerin sosyal yönünü de düşünmek mecburiyetindedir.
Adalet ve hukuk çok önemli kavramlardır. Ancak son zamanlarda bizim yargı organlarımızın en başında bulunan kimseler örneğin, bundan önceki dönemde anayasa mahkemesi başkanı olan kişi ve bu adli yılın açılışında konuşma yapan kişinin konuşmalarında Türkiye' de yargının bağımsız olmadığı konusunda net beyanlar yapılmıştır. Bu olaylardan yola çıkacak olursak hukuk devleti tatbikatının Türkiye' de en geniş anlamda uygulanmadığını görmekteyiz.
Sonuçta bunlar sağlanır ise Türkiye büyük atılımlar yapar. Bizim hem siyasi olarak hem de ekonomik olarak güçlenmemiz bunların batılı anlamda tatbik edilmesine bağlıdır.
Bu itibar ile henüz 10 aylık bir parti olmamıza rağmen amblemimizdeki beş sütunu insan haklarını, özgürlüğü, hukuk devletini, demokrasiyi ve refahı temsil eder. Bütün bunların hepsi birarada oladuğu an bu ülkenin kalkınabileceğine inanıyoruz.
Tükiye' nin 2. Önemli problemi ekonomidedir. Bir ülkede faizler, gelir dağılımı ve enflasyon ekonomiyi gösteren göstergelerdir. Türkiye' de bunları incelediğimiz de ekonomik krizin içinde olduğumuzu görmekteyiz. Enflasyonda hala neredeyse dünya rekorları kırmaktayız. Türkiye çapında enflasyondan sonra ikinci problem ekonomideki durgunluktur. Sektörlerbazında baktığımız zaman son dönemdeki en hareketli sektörün inşaat sektörü olduğunu görmekteyiz. Enflasyon, iç ve dış talepte düşüklük piyasada durgunluğu sebep olmaktadır.
Geçtiğimiz dönemlerin hiç birinde geklir dağılımı bu şekilde bozulmamıştır. Son zamanlarda adı sanı duyulmamış bir çok firmalar ortaya çıktı ve konuştukları zaman milyonlarca dolardan bahsediyorlar. Bu olaylardan ölçülerin bne denli çıldırdığını çok iyi görebiliyoruz. Bu Türkiye' de çok dengesiz bir gelir dağılımı olduğunu göstermektedir. Bir yanda çok büyük ihtişam içinde yaşayan insanlar diğer bir bölümde ise açlık sınırında olan insanlar mevcuttur. Bu uçurum gittikçe büyümektedir. Böylesine sıkıntılar batı ülkesinde olsa idi bir çok patlamalar olabilirdi. Bizim böyle konularda toplum olarak iki sigortamız var. Bunlardan bir tanesi halkımızın dindar oluşu ve aile yapımızın temellerinin iyi olduğudur. Sosyal patlamaları önlemek için aile yapımızı daha da kuvvetlendirmemiz gerekmektedir.
Türkiye' deki diğer önemli istikrarsızlık siyasi istikrarsızlıktır. Siyasi istikrarasızlık çok geniş bir alanı kaplamaktadır. Bugün siyaset deyince akla ilk planda siyasi partiler gelmektedir. Türkiye' de parlamentoda batıda gördüğümüzden farklı olarak çok sayıda siyasi parti bulunmaktadır. Bu partilerin bazılarının mecliste grubu vardır ancak bazıları az sayıda milletvekili ile temsil edilmektedir.
Siyasi partiler bu ülkeye hizmet araçlarıdır, hizmet etmek için kurulmuştur, dolayısıyla asıl olan ülke menfaatleridir. Kendi menfaatleri ülke menfaatlerinin ve millet menfaatlerinin gerisinde olmak zorundadır. Ancak şu anda partiler arasında diyalog ve uzlaşma yoktur.
RECAİ KUTAN - Chairman of Virtue Party
Having been a civil engineer for 46 years and having followed all the changes Turkey has gone through during that time, I sincerely believe that young businessmen play a very important role in the Turkish economy. At present, Turkey is facing significant difficulties. There is a huge instability in the Turkish economy and politics. We as the Virtue Party are of the opinion that Turkey does not deserve this situation. Turkey is a country with vast opportunities: its young population and its geographical location are of utmost importance. In Turkey, the structure of the state, republic, secularism, human rights, freedoms and the rule of law have become controversial conceptsnowadays. Some circles refer to the state as a holy entity. This approach prevailed in Europe right before WWII. The consequence of this approach is toclaim that the state itself precedes the people. Yet, in the aftermath of WWII, a new approach was acknowledged: the state exists for its people. Secularism is an important provision in our Constitution However, there are different definitions of secularism. The Virtue Party does not believe that real secularism is practiced in Turkey. Secularism is a Western concept and thus understanding and exercise of secularism in Turkey should be the same with the West. The state is not only an economic institution; it has consider the social aspect as well. Justice and law are very important concepts that should not be undermined for the social order of the state. One should not overlook the existing economic difficulties. Turkey has never experienced such a vast distortion in the distribution if income. If this distortion were experienced in another country, there would have been significant social outbursts. Yet, we have two very important pillars against any social crises: religion and family values.
Elegans'a mail
|