DEVLETTE YENİDEN YAPILANMA VE OPTİMAL DEVLET
PROF.DR.CAN AKTAN Sayın Coşkun Can AKTAN Dokuz Eylül Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim üyesi. Kendisi konuşmasında bugünün Türkiye'sinde çok önemli ve güncel olan "yeniden yapılanmadan" bahsedeceğini söyleyerek sözlerine başladı. EKONOMİK DEĞİŞİM: Dünya ekonomisinde yaşanan en önemli değişim şüphesiz globalleşmedir. Bunun yanısıra dünyada bölgeselleşme, ekonomide serbestleşme, özelleştirme, gönülleştirme, zenginleşme ve yoksullaşma adını vereceğimiz deyimler yaşanıyor. Bu değişim dinamiklerini kısaca tanımlamaya çalışalım: GLOBALLEŞME: Dünyada ticaret ve sermaye hareketleri ile bilim ve teknoloji alanındaki gelişmeler ulusal devletlerin sınırlarını aşan boyutlara ulaşmış ve trans - nasyonel bir boyut kazanmaya başlamıştır. Globalleşme ya da küreselleşme olarak adlandırılan bu olgu ülkeler arasındaki ilişkilerin ve iş birliğinin düzeyini ve boyutlarını tamamen değiştirmiştir. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki inanılmaz değişimler ulaştırma ve iletişim maliyetlerini önemsiz bir hale getirmiş, böylece ülkelerin dünya ekonomileri ile entegrasyonu daha kolay bir hale gelmiştir. BÖLGESELLEŞME: Dünyada bir taraftan globalleşme ile ülkeler arasındaki ekonomik sınırlar ortadan kalkarken öte yanda, bölgesel bütünleşme hareketleri ile "kutuplaşma" adını vereceğimiz bir başka değişim yaşanıyor. Avrupa, Amerika, Asya Pasifik ve dünyanın diğer bölgelerinde iktisadi bütünleşme hareketlerinin önem kazandığını görüyoruz. Bölgeselleşme, bütünleşme coğrafi yönden birbirine komşu olan ya da sınırları birbirine yakın olan ülkeler arasındaki ekonomik bütünleşme hareketidir. Özellikle globalleşme ile birlikte uluslararası rekabet edebilirlik (competitiveness) önem kazandığından ülkeler rekabet güçlerini artırabilmek için bölgesel ekonomik birlikler içersinde yer almayı tercih etmektedirler. SERBESTLEŞME: Ekonomide serbestleşme, ekonomik birimlerin karar ve faaliyetlerinin mümkün olduğu ölçüde devlet müdahalesi olmaksızın serbestçe yürütülmesini ifade ediyor. ÖZELLEŞTİRME: Devletin ekonomideki görev ve fonksiyonların mümkün olduğu ölçüde özel sektöre aktarılmasını ifade eden özelleştirme, 1980'li yılların başlarından itibaren tüm dünyada önem kazanmıştır. GÖNÜLLEŞTİRME: Devletin görev ve fonksiyonlarının kısmen kar amacı gütmeyen özel kuruluşlara devredilmesi " gönüllüleştirme " olarak adlandırılıyor. ZENGİNLEŞME: Dünyada ülkelerin bir çoğunun ekonomik refah düzeyini hızla artırdığı görülüyor. "Zenginleşme" adını verdiğimiz bu değişimin gerisinde globalleşme ve ekonomide serbestleşme çok önemli rol oynuyor. YOKSULLAŞMA: Bir kısım ülkeler hızla zenginleşirken, diğer kısım ülkeler ise tam aksine giderek yoksullaşıyor ya da ekonomik refah düzeyinde kayda değer bir gelişme sağlanamıyor. Siyasal alanda yaşanan en önemli değişimin demokratikleşme ve sivilleşme olduğunu söyleyebiliriz. Bunun yanı sıra yerelleştirme adı verilen değişim dinamiğinin de giderek önem kazandığını ve bu alanda çabaların giderek arttığını görüyoruz. Dünyada başlıca ekonomik ve teknolojik değişimler organizasyonel değişimi gerekli kılıyor. Ezici rekabetin geçerli olması, bilgi ve malzeme teknolojisindeki gelişmeler, telekomünikasyon alanındaki yenilikler organizasyonlarını yapı sistem ve süreçlerini yeniden yapılandırmalarını kaçınılmaz kılıyor. Bu çerçevede organizasyonel değişimin için yeni yönetim teknikleri giderek yaygınlaşıyor. Organizasyonel değişimin iş gücü piyasalarında "esnekleşme" ve "standartlaşma" adı verilen iki değişimi de beraberinde getirdiği görülüyor. ESNEKLEŞME: İş gücü piyasalarındaki devlet müdahaleleri giderek azalıyor ve ortadan kalkıyor. İş gücü piyasalarındaki bu değişim "esnekleşme" ve "deregülasyon" olarak adlandırılıyor. İşe alma ve işten çıkarma şartlarının esnekleştirilmesi, iş yerinde işgücünün esnek kullanımı, çalışma sürelerinin esnekleştirilmesi, işgücünün esnek kullanımı, çalışma sürelerinin esnekleştirilmesi, ücret esnekliği vb. konular giderek daha fazla uygulama alanı buluyor. STANDARTLAŞMA: Tüm dünyada kalite güvence sistemi standartlarının (ISO 9000) ve çevre yönetimi standartlarının (ISO 14000) yaygınlaştığı görülüyor. Organizasyonlar gerek yasal zorunluk dolayısıyla, gerekse Pazar paylarını artırmak ya da mevcut pazarlarını kaybetmemek için hızla standardizasyona yöneliyorlar. Son söz olarak değişen dünyada devletin de değişmesi gerektiğini belirtmekte yarar görüyoruz. En başta devletin ekonomik sınırlarının olması gerektiğini asla unutmamalıyız. "Devlet gereklimi" Türünden ÜTOPİK - LİBERAL felsefelerinin ötesinde "devlet ne kadar gerekli?" sorusuna rasyonel cevaplar bulmak için çabalamalıyız. Öyle sanıyorum ki, bizim asıl üzerinde tartışmamız gereken sorular şunlar olmalıdır: Nerede devlet? Nerede piyasa? Ne kadar devlet ? Ne kadar piyasa? Freiburg İktisat ve Hukuk taraftarlarının (Ordo liberalleri) şu ilkesi bize bu konuda yardımcı olabilir: "MÜMKÜN OLDUĞU KADAR PİYASA, GEREKTİĞİ KADAR DEVLET." Prof. Dr. COŞKUN CAN AKTAN: "RESTRUCTURING IN THE STATE AND OPTIMAL STATE" Mr. Coşkun Can AKTAN is a faculty member at the Finance Department, Faculty of Economics, Dokuz Eylül University. He started his words by saying that the would talk about restructuring, a very important and current concept for today's Turkey: The most important change in the world economy is without any doubt, "globalisation". We also experience developments such as "regionalisation" in the world, "liberalisation" in the economy, "privatisation", "non-governmentalisation" (handing over of some of the responsibilities of the state to non-profit/non-governmental organisations), "increased wealth or povert of countries". Due to commercial and capital movements in the world, developments in the world, developments in the field of science and technology have reached transnational dimensions. This has changed the level of relations and cooperation among countries. While this is happening, we see that there are also increased afforts to form economic integrations in Europe, America, Asia Pacific and other parts of the world. Regionalisation is the movement of economic integration among countries with geographical proximity or common borders. We could say that the most important change in the political arena is "democratisation" and "civilianisation". We also see that "localisation" is gaining momentum, as one of the dynamics of change. In labour markets, "increased flexibility", "de-regulation" and "standardisation" are concepts that have come about as a result of organisational change. Finally, we believe that the concept of state also has to change. We have to find rational answers to the question, "how much state is necessary?" The following principle of the Freiburg advocates of Economy and Law (the Ordo liberals) may be of help: "Free Market as much as possible and state as much as necessary".
Elegans'a mail |