“Ben Boğaziçi Üniversitesi mezunuyum. Meslekim stratejist,bir çok değişik şapkam var. Bugün Kalder şapkasi ile burdayim. Bunun yani sira ARGE danişmanlik şirketi,Ereğli Demir Çelik fabrikalari yönetim kurulu başkaniyim. Dernek ve vakıfçilikla ilgili bir çok faaliyette bulunmaktayim, Türk Amerikan iş konseyi başkan yardımcıları ve Türk Kanada iş konseyi başkanları ve Eğitim Gönüllüleri vakfı kurucusuyum ve ayni şey TESEV için de geçerlidir. Boğaziçi’nde bir çok faaliyetim oldu ve bu faaliyetler halen vakifla devam etmekte. Liselerle ilgili çalişmalarım var. Bunların yanı sıra hocalık yapmaktayım, business strateji dersi veriyorum. Daha önceleri uluslararası şirketlerde çalıştım. Bir ara özelleştirmenin başında bulundum daha sonra ekonomi konusunda başbakanın baş danışmanlığını yaptım.

Toplam kalite yönetimi bir yaşam, yönetim felsefesidir. Bu yönüyle de tek bir belgeye değil de bir anlayışa dayanır ve toplumun her yönünde en küçük insan topluluğundan, en büyük insan topluluğuna kadar kullanılacak bir yönetim tarzıdır.

Ancak ben ilk önce tarihteki yönetim tarzından bahsetmek istiyorum. Tarih boyunca insanlar bir çok eser gerçekleştirmişler ve ben enteresan bir gözlem olarak şunu görüyorum; her çağın yönetim tarzı o çağın teknolojileriyle birlikte gelişmiş. örneğin, dünyanın yedi harikası Çin seddinden, piramitlere kadar kölelik devrinin eserleri. Rönesans’a baktığınızda barutun ve sömürgeciliğin hakimiyetinden doğan bir sonuç.20.Yüzyıla geldiğimizde buhar makinalarının hakimiyeti söz konusu ve insan organizasyonlarını bir makine gibi görmenin bir uzantısı. Burada benin iddiam şu ki: Toplam kalite yönetimi bu çağa en uygun yönetim şeklidir. Bugün ki çağın teknolojisi de başta bilgi ve iletişim olmak üzere çok büyük devrimler yaşadığımız bir dönemdir. örneğin cep telefonları günümüzde mekan mecburiyetini ve internet ise zaman mecburiyetini ortadan kaldırmıştır.

Bilgi çağında ise yaşayan ve iş yapısı tarzımızı değiştirmemiz gereği ortaya çıkmaktadır. Bu değişim de birden gerçekleşemiyor. Bundan evvelki bilgi çağı olan matbaaya baktığımızda, matbaa bulunmadan evvel binlerce keşiş günde ancak dört sayfa yazı yazıyordu. Ancak matbaanın bulunmasıyla fazla bir şey değişmedi ve keşişler yine yazdıkları kitapları ellerinde yazmaya devam ettiler ve ancak 20 sene sonra tamamen matbaaya geçildi.

Toplam kalite yönetimi insanları daha şeffaf ve daha paylaşımcı olmaya iten bir yönetim şeklidir. Her kurulun başlangıç olarak hedefini, misyonunu, vizyonunu ortaya koyması gerekiyor. Biz buna müşteriye odaklık diyoruz. Toplam kalite yönetimi sadece ticari kuruluşlar için geçerli değildir, tüm kuruluşlar için geçerlidir ve bu kurumların amaçlarını belirlemesi toplam kalite yönetiminde büyük önem taşımaktadır. Bizde uzun yıllardan beri süre gelen bir deyiş vardır. “Müıteri veli nimettir” ancak diğer taraftan da “satılan mal geri alınmaz” denir. Bu müşterinin veli nimet olup olmama konusunda çelişki yaratmaktadır. Toplam kalite yönetimi müşterinin gerçek anlamda veli nimet olmasını benimsetmektedir. Aynı zamanda toplam kalite yönetiminde misyon, vizyon çok önemlidir. Bunun önemi de bir kurum da çalışan herkesin aynı hedefe yönelik olarak çalışabilmesini sağlayacak bir iletişim mekanizmasıdır. Misyon ve vizyon konusunda çok net bir örnek vardır. Atatürk “ilk hedefiniz Akdeniz” demiştir. Burada hiç bir kimseye Akdeniz’e gidene kadar ne yapacağı ya da ne yapmayacağı söylenmemiş; büyük bir kitle heyecanlandırılarak yönlendirilmiştir.

Toplam kalitedeki diğer kavram ise bir hedefe giderken bir çok kaynağı kullanmaktır. Bir hizmeti, bir ürünü ortaya çıkarabilmemiz için çok yerlerden girdi sağlamamız gerekmektedir. Bizim için bu kaynaklardan en önemlisi sermayeden getiridir. Her kaynağın birbiriyle uyum içersinde olması gerekmektedir. Dolayısıyla düşünmemiz gereken felsefede sadece sermayeye olan getiriyi değil, kullandığımız her kaynağa ait olan getiriyi göz önünde bulundurmak ve bunları dengede tutmak gerekmektedir. Toplam kalitede tüm sosyal paydaşların dengeli tatmini tek bir kriterin tatmininden çok daha önemlidir. Sonuç olarak kendini yenileyebilen ve devamlılığı olan bir sitem kurabilmeniz için topluma katkıyı, tedarikçinin tatminini, bayiinizin tatminini hepsini bir arada düşünmeniz gerekmektedir. Bu yönetimi uygulaması söylemesi kadar kolay değildir. Toplam kalite yönetiminin zor noktası buradadır. Bu felsefeyi gerçek anlamda uygulayan şirketler sermeye getirisi açısından da diğer şirketlerden daha farklı duruma gelmektedirler.

Bu yönetim şeklindeki kavramlardan diğeri ise, hislerle ya da diğer insanların tecrübeleriyle değil de rakamlarla çalışmaktır. ölçülmeyen performans iyileştirilemez. Dolayısıyla her performansı ölçmek ve sadece ölçmekle kalmak değil bu performansı herkesle paylaşmak ve netice olarak şeffaflık. Eğer bütün bunları yapıyor ve bunları tüm çalışanlar ile paylaşıyorsanız, ortak bir çıkara doğru yönlendiriyorsanız o insanları daha iyiye doğru motive etmiş oluyorsunuz ki buda diğer bir kavram olan sürekli iyileştirmeyi oluşturuyor. Bugün ki gelişmelerle bütün bu kavramları birleştirdiğiniz takdirde çok büyük bir verimlilik sağlanmaktadır.

Bütün bunların sonucunda toplam kalite yönetimi sisteme bütün olarak bakmak ve o sistemin içersinde rol alan herkesin tatminini sağlamak ve iyileştirme potansiyelini sürekli olarak arttırmaktır”.

YILMAZ ARGÜDEN: “TOTAL QUALITY MANAGEMENT IS A LIFE STYLE AND A MANAGEMENT PHILOSOPHY”
Throughout the history, the management style of any era has emerged in line with the technology of that time. For instance, the Pyramids are the works of slavery. Renaissance in Europe emerged with the discovery of gun powder and emergence of colonialism. 20th century is a time where the steam engine has led to the dominance of machines. Total quality management is the most suitable management stayle of the present time of rapid changes and significant reforms in communication information. Total quality management is a management style that forces individuals to become more transparent and participative. Every organization has to set its target, mission and vision to become customer-focused. Total quality management is not only for commercial entities: it is an overall concept valid for all types of organizations. Total quality for any calls for the use of different sources. We should not limit ourselves to the capital gain only. In total quality management, satisfying all the social stakejolders in a balanced way is considered to be more important than meeting only one criterion. Thus, in order to establish a renewable and sustainable system, you should consider the satisfaction of your suppliers, distributors and employees as well as the contribution to the society. It is, of course, easier said than done: that is the challenge of total quality management. Organizations that adopt and implement this philosophy achieve significant success.

Elegans'a mail