Elegans Logo

Marko PEZZINI / YES For EUROPE Avrupa Genç İşadamları Konfederasyonu Genel Sekreteri
Üçüncü Milenyum Öncelikleri



Üçüncü binyılda, demokrasinin, uygarlığın ve özgürlüklerin sağlamlaştırılması; serbest ticaretin ve dolaşımın sağlanması açısından, Avrupa'nın gerçekten büyük bir proje olduğunu hep birlikte değerlendireceğiz. Avrupa; hassas oyunların uluslararası dengede oynandığı, küreselleşmeye cevap verebilecek yapıda olan, milli kimliklerin yeni bir potada eridiği ortak bir kimlik içeren, büyük, güçlü ve jeopolitik olarak da sahip olduğu geniş bir topluluğu içine alan bir sahnedir.

Avrupa vatandaşları, Avrupalı politikacılardan Birlik'in uluslararası platformdaki rolünü, uluslararası anlaşmalar yolu ile doğrudan Balkanlar ve Orta-Doğu ülkeleri ile başlamak suretiyle güçlendirmelerini ve bu bölgelerde önemli rol oynamalarını talep etmektedirler. Avrupa, dünyanın kabulleneceği "Yeni Avrupa" kimliğine, rolüne ve prestijine, bugüne kadar eksik olan politik boyutun sorumluluğunu, otantik bir şekilde üstlenmek suretiyle yeniden kavuşabilir.

Avrupa genç girişimcileri olarak bizler, bu hususları üçüncü milenyumun öncelikleri addederek, fırsatların değerlendirilip geleceğe yansıtılmasını ve yaratılacak yeni sistemler ile bunlara imkan tanınması yoluyla, yeni araçların devreye konulmasını planlamaktayız. Bunlardan, teknolojik gelişmeler enteresan senaryoları da beraberinde müjdelemektedir.

En sade ve gerçekçi teknolojik gelişme senaryoları (yaklaşık 10 yıllık süreçte), etkileri açısından, bilim kurgu filmlerinden daha da dramatiktir. Haberleşme hızındaki akıl almaz ilerleme, gittikçe minyatürize olan chip'ler, suni zekaların gelişimi; bizleri robot dünyasına taşırken, insan-oğlu fiziksel çalışmaların büyük bölümünden uzaklaşmaktadır.

Teknolojik ve bilimsel gelişmelerin dışında, inanılmayacak şekilde ilerleyen başka alanlar da var. Yeni materyaller alanında, örneğin bio-teknoloji özellikle insan sağlığı ve tarımda yeni alanı oluşturmaktadır. Yeni teknolojiler sektörler arasındaki eski kesin sınırlara da son vermektedir. Hiçbir sektör teknolojik gelişme ve ilerlemenin dışında kalamayacaktır. Klasik ve ilerlemiş sektörler arasındaki farklılık, her geçen gün geçici olmaktadır. Her sektörde "mature" addedilen, devamlı ve takvime bağlı yenilikler; ürünün geliştirilmesini ve işgücü maliyetlerinde avantajlı farklılıkları mümkün kılmaktadır. Yukarıda bahse konu olan yenilikler, piyasadaki yeni talepleri tatmin ederek, ihtiyaçlara cevap verebilmemize imkan sağlamaktadır.

Bizim gibi, genç girişimciler için, asıl mücadele; devamlılık arzeden teknolojik gelişmeleri ne şekilde etkili olarak yönetebileceğimizi, küreselleşme sürecinde öğrenmemizdir. Küreselleşme, gelecekte daha da hızlanacak olan ve şirketlerimiz için önemli bir mücadeleyi gerektiren süreçtir. Kırsal veya bölgesel kültürü bir kenara bırakarak, firmalarımızın uluslararası açılımlarını genişleterek ve geliştirerek, dünya pazarlarına hazırlamalıyız.

Küreselleşme, sanayileşmiş ülkeler için hiç şüphesiz pozitif bir olgudur. Diğer taraftan, gelişmekte olan ülkelere etkileri daha komplekstir. Bununla birlikte, liberalizasyon yönünde hareket eden bazı ülkelerin makro-ekonomik ve politik dengelerinde olumlu gelişmeler kaydedilmiş olmasına rağmen, diğerlerinde böyle olmadığı görülmüştür. Esasında, birkaç yıldan bu yana mevcut tabloyu gözardı etsek bile, küreselleşme ve teknoloji, fakirlik problemini çözememiştir. Aksine, zengin ve fakir milletler arasındaki mesafe gitgide büyümektedir.

Bugüne kadar, gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelerdeki bazı politik ve ekonomik alanlardaki etkilerini muhafaza ederlerken, fakirliğin gitgide artmasıyla ilgilenmemişlerdir. Fakat uzun vadede, hem etik hem de ekonomik açıdan, böyle bir ayrıma ilgisizlik kabul edilemez. Böyle bir ayrım, dünya politikasının istikrarı için de önemli bir tehdit unsuru oluşturacaktır.

Avrupa, güçlü bir sosyal diyalog ve dayanışma değerlerine sahiptir. Avrupa'nın sahip olduğu bu temel prensipleri muhafaza etmeliyiz. Bunun yanında, rekabetçi ortamı hazırlayacak ve herkese iş imkanları sunularak gelişecek, yeni bir sosyal modele ihtiyaç duyulmaktadır. Bu bağlamda, genç girişimciler olarak, Avrupa Birliği'nin geleceği için üç kritik alanı tespit ettik. Bunlar; Yeni şirketlerin formasyonu, iş pazarı, teknoloji-araştırma ve geliştirme (ar-ge).

1991 ve 1995 yılları arasında ABD'de hızla gelişen şirketler (örn. Gazelles), 6 milyon yeni iş imkanı yaratmıştır (% 80 istihdam). Aynı dönemde, Avrupa'daki rakamlar daha düşük ve yaklaşık % 20'lik istihdama tekabül etmektedir. Bunun bir sebebi, piyasa engellerinin aşırı ve yeni ürünler ile hizmetler için piyasa fırsatlarının küçük olmasıdır. Avrupa'da yeni şirket formasyonu, özellikle hızlı gelişen sektörlerde, ortak girişim sermayesinin eksikliğinden dolayı sınırlı kalmaktadır. Ortak girişimci sermaye yatırımları; Avrupa'da 55 Euro/per capita iken, ABD'de 136 Euro'dur. Yatırım tipleri ve alanları (ABD'de high-tech firmalarına ayrıcalık tanınmakta) farklıdır. Ayrıca, Euro alanında ise, iş pazarlarına dair katı düzenlemelerin fazlalığı, yüksek iş gücü maliyetine yolaçmaktadır. Bunun yanında, yüksek ve sert vergi uygulamaları da, Avrupa'daki iş piyasasında, işsizliği artıran bir diğer etkendir (Avrupa %10, ABD % 4,2, Japonya %4,7).

AB Komisyon Başkanı Romano PRODI'nin belirttiği gibi, "Kıtamızın geleceği ; high-tech, bilgiye dayalı endüstri ve araştırıcı iş gücüne bağlıdır". Gelişen ekonomilerde yeni bilgilerin yaratılması, bilimsel bazlı yatırımlarda gizlidir. Bu hususlarda üniversiteler ve araştırma enstitüleri ile işbirliği içine girmek gerekmektedir. AB de ar-ge harcamalarına, ABD'ye oranla 1/3, Japonya'ya oranla 1/4'lük pay ayırmaktadır.

Enformasyon ve haberleşme teknolojileri (ICT)'nin sunduğu fırsatlar ile yeni ortaya çıkan pazarlarda yeralabilecek yeni firmaların ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Avrupa'da bu teknolojilerin kullanılması ABD'ye nazaran 1/3 oranında (internet kullanıcıları sayısı) düşüktür.

ÖNERiLERiMiZ :

o Üye ülkeler yeni pazarların yaratılmasına katkıda bulunmalıdırlar.
o Girişimcilik faaliyetleri, iyi işleyen sermaye piyasası kanalları ile mümkün olabilmektedir.
o Teknoloji ve bilimsel yatırımlara öncelik verilmelidir.
o Iş piyasalarında ve çalışma koşullarında esneklik sağlanmalıdır.
o Hükümet, iş gücünü dinamik ve etkili kılabılmek için yaşam-boyu eğitimi teşvik etmelidir.

Yeni milenyum, yeni fırsatlar ile dolu olacak. Piyasaların on yıl içersinde neye benzeyeceğini kestirmek, şimdiden pek mümkün değil. Ekonomik yapının gelişimi çok hızlı olurken, önüne çıkan fırsatları derhal değerlendirmektedir.

MARCO PEZZINI: "3rd MILLENIUM PRIORITIES"

Europe, as a comprehensive project, is a stage where international roles are played to meet the demands of globalization. European citizens have certain demands from European politicians. The international role played by the EU has to become more and more important. We, the young European entrepreneurs observe that technological developments bring about new hopes. Biotechnological developments will invalidate the borders between all sectors regarding mainly human health and agriculture. The real task is to learn how to manage the technology in order to enhance the international capabilities of our companies. Globalization and technology did not end poverty. The gap between the rich and poor nations is widening day by day. A new social model is essential to provide employment and competition. The formation of new companies, business market, technology-research and development will be significant in EU's future. In terms of employment provision, Europe is at low rates when compared to USA. The lack of joint venture capital, the strict regulations and high taxes in Europe are among the reasons for such insufficiency. Cooperation with universities and research institutions should be realized to be successful in the future. Infomation and Communications Technologies might help form new firms in emerging markets.

Our suggestions:
Member countries should help create new markets.
Technological and scientific investments should be given priority.
The government should back lifelong training for rendering the labor force dynamic and active.
It is hard to make estimations regarding the next decade, but we all need to make use of the opportunities to be brought by the new millenium.



MEDYATEXT
Elegans'a mail